hümanizm

insan olsun, kalbi atsın, nefes alsın yeter.
realizmden uzaklaşan insanların inandığı,insanın gerçeklere dönene kadar inanacağı kavram.
merkeze insanı alan felsefe. söz konusu durum ne olursa olsun insanı sevmek değil eylemlerin temeline insana faydalı olmasını almak, bu faydayı her şeyin üstünde gözetmektir.
hümanizm dendiğinde insan sevgisi akla gelen ilk şeydir ama hümanizm mefkuresinde aslolan insanın her şeyden üstün oluşudur, hatta tanrıdan bile. bu sebeple, mevlana, yunus emre hümanistlerdi diyemeyiz, dememeliyiz.
yök'ün zorunlu kıldığı humanities dersinde bir kere bile adı geçmeyen kavram.
yök'ün zorunlu kıldığı humanities dersinde bir kere bile adı geçmeyen kavram.
tüm düzeni ilahi olanla değil dünyevi olanla kurmaktır. mesela hümanist düzen içerisinde hiçbir kurum ya da makam kendisini uluruhiyete dayandıramaz ve devlet de enstrümanlarından biri olarak diyaneti kullanmaz.
hümanist düşünce cahil insanların anladığı veya yarı cahil insanların kendilerini tanımladığı şekilde insan sevimek değildir. hayatın tüm alanlarında dünyevi olanı ilahi olanın üzerinde tutmak ve sistemi bu doğrultuda dizayn etmektir.
avrupa'nın bilimde doğu kültürlerini sollamalarının sebebi bu düşüncenin skolastik düşünceyi alaşağı etmesidir.
diyebiliriz ki hala günden güne katolik kilisesi ölmektedir.
yakın geçmişte batı dünyasında dinler çağını kapatan hümanizm, ideolojiler çağının başlamasına sebep olmuştur. merkezinde insan unsurunun bulunduğu faşizm, komünizm vb. iktisadi veya ideolojik kavramlar doğmuştur diyebiliriz.