jesus christ

tanrının oğlu olmasından mütevelli hristiyanların zor anlarında yardım da dilendikleri peygamber. ingilizce de zamanla abovv, aman yarabbim gibi anlamlara gelen bir kalıba dönüşmüştür.
hazret-i isa gibi bir manası olan, fakat gavurların her boka ünlem niyetine kullandıkları kelime grubu.
efendim jesus zamanında bölgede konuşulan dilde "beklenen" manasına gelen ve erkekler arasında yaygın kullanılan ismin biraz bozulmuş halidir. orcinali yeşuva falan olabilir. hatta yuşa da bu kökten gibi bence. ama bakın bence. lakin sadece yuşa kısmı bence. yoksa jesus beklenen manasında. christ de yine zamanında "kurban edilmiş" kelimesnin zamanla bozulmuş hali.

yani zatın adı gülistan olsaydı şu an amerikalılar ne bok olsa "gülistan krayst diyeceklerdi"

bir de isanın gerçek adının jesus olmadığı, ama işte yahudiler arasında mesih olacak olum benim inşallah die herkes koyarken en bir gerçek mesih olduğu iddia edilecekse bari adı jesusmuş gibi yapalım demişler gibisinden söylentiler de yok değildir.
jesus yeşua isminin bozulmuş halidir, kökeni arami dilidir. christ ise meshedilmiş yani mesih demektir. kişileri kutsamak için başına esans sürme işlemi meshetmektir.

yani tam türkçesi "isa mesih" demektir.

kişinin kendisi hristiyanlık dininin merkezinde yer alan figürdür, inanışlarına göre isa tanrı'nın kelamı ve tek doğan oğludur. burada oğul kalıtımsal bir şey ifade etmez. hristiyanlıkta tanrının varlığı kavranamaz olarak bildirilir. tanrının varlığının zuhur ettiği üç görünümden biri isa'dır. bundan ötürü isa'nın ruhu tanrıdan bir parça taşır, bedeni ise tamamen fanidir tanrıdan gelmemiştir. oğulluk sıfatı tanrının doluluğundan doluluk aldığı için kullanılır.

buna göre isa tanrı değil onun bir bölümüdür. bu bölüme hristiyanlar logos yani kelâm derler. yani tanrının sözü-sesi.
bu nedenle isa diğer peygamberler gibi tanrının emirlerinin uyarıcısı değil bizzat onun vücut bulmuş sözüdür. bu yüzden laneti de lütfu da kendisinden yüce olan bir varlığı çağırarak gerçekleştirmez bizzat söz olarak kendisinden çıktığı babasının adıyla bunu yapar.

isa inanca göre adem'in iyi ile kötüyü bilme ağacının meyvesini yemesiyle başlayan düşüşü telafi etmek için gelmiştir. bu nedenle insanların üzerindeki bu laneti kaldırmak için kendisini feda ettiği dogma kabul edilir.

bu günah kavramı insanın hayatı boyunca işlediği günahları kaldırmakla alakalı değildir, ilk günah olan mevye olayının affıdır.