filmi izleyenler bilir, adından da anlaşılacağı gibi kişiyi sürekli takip eden bir varlık söz konusu. efendim bu tribi biraz olsun yaşamak isteyenlere büyükçe ve labirentimsi bir gay saunayı öneririm. orada beğenmeyip yüz vermediğiniz (ya da çok kısa süre oynaşıp bıraktığınız) fakat sizi gözüne kestirmiş biri tarafından kuytuda kıstırma amacı ile yavaşça ve bazen saatlerce takip edilirsiniz. bu his tamamen filmdeki takip edilme hissiyatı ile aynıdır ve eğer yalnız değilseniz bayağı eğlenceli olabiliyor.
iki gün önce rüyama giren ve manyak gibi psikoloji bozan indie korku filmi. cinsel yolla bulaşan bir laneti bilinçli olarak 80'ler klişesini kullanıp bir grup genç üzerinde anlatıyor. lanet kimin üzerindeyse o kişiyi sadece kendinin gördüğü ve her seferinde değişen rastgele bir insan, yakalama amacıyla sürekli takip ediyor. koşmuyor bile, sakin sakin yürüyor. araya kilometrelerce mesafe de açsan, günler sürse de sana ulaşması, buluyor seni. lanetin kalkması için seks yaparak birine geçirmen lazım. ya da öleceksin işte. birinin üstüme doğru yürümesi veya koşması bilgisayar oyunlarında bile hayvan gibi gerilmeme sebep olduğu için böyle bir şey yaşamak herhalde kendimi öldürmemle sonuçlanırdı. eğlencelik korku filmi anlayışıyla izlerseniz filmi harcamış olursunuz bu arada. sanat kaygısıyla izlenmeli diye düşünüyorum.
büyük beklentilerle izleyip pek beğenemediğim film. bütün her yerde ''yılın en iyi korku filmi'' diye lanse ediliyordu ki... konu ilginç ve bir korku filmi için iyi de olsa sanat filmi yapalım ya da indie olalım diye bağırmaktan bir yerden sonra saçmalamaya başlamış. senaryodaki kopukluklar, başroldeki kızın yavan oyunculuğu ve dahası. yani o saçma havuz sahnesinin hiçbir açıklaması olamaz.
sadpanda