konuşurken istenmeden yapılan geğiriğin verdiği utanç

insanı hayattan soğutan şey. hele ki karşıda da asıldığınız yakışıklı adam varsa,hiç başlamadan bitmiştir bazı şeyler. bir de geğirdikten sonra bir duraksar,pardon falan da diyede eklersenizde bi faydası yok,çünkü karşıdaki çoktan gözlerini kaçırdı sizden.. <br>
aslında gayet nebati bir şeydir. fakat fütursuzca yapılması kesinlikle görgüsüzlüktür. ama karşınızdaki insanın bir mide rahatsızlığı var ise hoş görmek gerekmektedir. ama ne olursa olsun utanılır işte.
geğirti bir saniye bile sürmemiş ve ardından hemen "pardon" patlatılmışsa anlık bir mahçubiyettir. tam aksi ise ebedi bir öküzlüktür.
kahkaha attığım bir durumdur o anda hissedilmediği kadar iğrenç aynı zamanda şirin hissediyorum çünkü karşı tarafa olduğunda da bu şekilde hissediyorum.
özellikle topluluk önünde konuşma yapan tercihen saygın kişileri yerin dibine iteleyen talihsizlik.
müdür olmuşsun, sözde çalışanlarını azarlayacağın bir konuşma yapacaksın. bakın arkadaşlar bu iş böyle yürümez ööğğrrkk. böyle mi yürür müdürüm.
pardon diyip konuşmaya devam ettiğim eylemdir.. *
japonya'da yapmamak ayıp sayılan uygulama. yemekten sonra geğirmemek ev sahibinin yemeğini yeterince iyi bulunmadığı anlamına geliyormuş ve ev sahibi aşağılanmış hissettirirmiş.
konuşurken osurmak türünden eylemlerdendir . atom bombası patlamış ya da dünya savaşı çıkmış gibi davranmak yerine konuşmaya devam edip siklememek en iyisidir .
karsidakine hararetle bir sey anlatirken aniden burundan dusen sumuk kadar utanc veremez.
bir vakit böyle hafiften taşaklı abilerle dolu bir masada sohbet ederken soda sonrası daha sonrasında mit mensubu olduğunu öğrendiğim abiye karşı gerçekleştirdiğim eylemdir ortalığı sikiştirmeden sakin sakin "olur öyle şeyler" dedi