yaşar nuri öztürkün saba tümerin programında çocuklara konulan isim hakkında konuşurlerken,öztürkün ağzından,"düşünsenize çocuğun adını yiğit koymuşsunuz ama adam büyünce pembe pantolon giyiniyor" dedi ve bundan sonra öztürk ile tümer karşılıklı olarak gülüştüler. <br> <br>ne garip,kendini din öğreticisi sanan koca bir adam ile gene programıyla belirli bir kesme hitap eden koca bir kadın,başka birilerinin zaaflarını kullanıp,bununla taşak geçebiliyor.16-17 yaşlarında eşcinsel bir çocuğun bu diyaloğu izledikten sonra,yüzünde oluşabilecek kırgınlığı,ruhunda hissedebileceği ötekileştirilme hissini düşündüm ve sonra nasıl müslümanlıktan yavaş yavaş soğumaya başlayacağını.sonra bir ara neden 27 yaşına kadar dinden uzak durduğumu düşündüm,neden hep reddettiğimi.sonra yaşar ile sabayı düşündüm.yüzlerindeki o dalgacı gülümsemeyi. <br> <br>ne diyeyim allah affetsin islamdan da uzaklaştıran insanları.bunların hesabı da sorulacak öteki tarafta.bakalım o zamanda hakır hakır gülebilecek misiniz?

yiğit'in de pembe pantolon giymeye hakkı vardır.

(bkz: ötekileştirmek)

yiğit'in pembe tanga giymeye bile hakkı vardır.
zaten bu memlekette böyle bir şey yapmak yiğitlik değil de nedir?
hepimiz yiğitiz..!

edit: lan resmen, yiğitleri pembe tanga giymeye özendirmek suretiyle, eşcinsellik propagandası yaptım. başım belaya girer mi sözlük?

(bkz: kendi kendini ispitleyen ispitçi)

muhammed isimli birinin pembe pantolon giymesi kadar normal olan durumdur. yıl olmuş 2013 hala insanları giydikleri renklerle kategorize eden insanlar var. sonra da ülkeni niye sevmiyorsun? nesini seveyim arkadaş, şu ortamın haline bak.

(bkz: ibnelerin şekilcilikten gebermesi)

erkek yada kadın yakıştaramdığım pantolon renlerınden biri yiğit de giyme olum böyle şeyler..