fitness a yazılıp gitmemek

9 Entry Daha
2 sene önce gaza gelip yazıldım ve 12 ayın toplasanız 2 ayında gitmedim. sonra bu sene biraz daha akıllanığ radikal kararlar alırken kesinlikle spora gideceğim derken bir anda kucağıma çok uygun bir fırsat düştü, yine aynı yer, anında yazıldım. dürüst olayım, yazılalı 4 ay oldu ve toplasanız 1-1,5 ay gitmişimdir şimdilik: sınavlardı, aile meseleleriydi vs... buna rağmen tabi bi 6-7 kilo verdim sıcaklar sağolsun biraz iştah kapayarak ama tabi ki henüz pes etmedim çünkü neden?

şimdi spora gittiğim yerde her anlamda iyi, bu anlamda motive edici ancak bildiğin kaslı kuslu iç çamaşırı mankeni gibi abiler ortalıkta cirit atıyor, terli her yerinden ten fışkıran atletlerle. bu ilgi dağınıklığı ve sıcak basmasını geçtim, bu insanı demoralize eden de bir şey tabi. şöyle de bir şey var: bu spor tanrısı insanların geneline bakıldığında birçoğu öyle 5640332 saat spor salonunda olan insanlar değiller; 45 dk-1 saat rutinini tamamlayıp oldukları şekli koruyorlar. burada şu sıkıntı var, öyle ya da misal benim gibi kilolu iseniz sizin göstermeniz gereken efor ve saat çizelgesi ne yazık ki daha fazla artıyor, bu anlamda isteksizlik mevcut ama bir de hayatın gerçekleri var ki: istemeden, tam olmasa da en azından yüklenip efor sarf etmeden pek bir şey olmuyor (eğer süper metabolizmanız ve usain bolt kas yapınız yoksa). o yüzden istemeseniz de elinizden geldiğince o üzgün kıçı kaldırıp gitmeniz gerekiyor spora. hayranlıkla bakılan insanlara baktığınızda hiçbiri six packle doğmuyor, hepsi bir yerden başlayıp sürekliliğin sonucu, özellikle de gerçekten obez olup sonrasında kasıp ne seks tanrısına dönenler var bir bilseniz... o yüzden hiç can sıkmadan, kendinize dürüst olup duruma bakın: eğer 5 dkda yapmanız gereken şeyi erteliyorsanız, onu yapın. spora gitmeye üşendik, bir düşünün: eğer 5 dkda çantanız hazır veya çıkabilecek durumdaysanız çıkın gidin. oldu ki yok, gitmek de istemiyorsanız, en azından yarına, o da olmadı en geç diğer güne hedef koyun. ben böyle diye diye en azından haftanın 3 günü gitmeyi başardım bu süre zarfında, tabi gerçekten usandığım koşu bandında 10 dakikanın bir ömür gibi geldiği bile oldu. kimse sizden haftanın 7 günü spora gitmenizi beklemiyor ama ufak adımlar ve süreklilikle bir şeyler başarılabilir diye düşünüyorum, kendimden biliyorum evde oturup hayıflanmak, o terlerin resim gibi aktığı vücutlu insanları görüp iç geçirmek size ne yazık ki bir şey kazandırmıyor. o insanlar o seksapale devam ediyor, bizim gibi tembel popolarsa koltukta.
7 Entry Daha