şu sıralar kendisini acayip bir şekilde charlie day'e benzettiğim yazar. bi de gevezeliğini özledim nereye kayboldu yine?
ders çalışıyordu ya tabi doğru.
ders çalışmaktan ziyade, sözlüğe küstüğünü düşündüğüm yazarımız...
neredeysen gel çocuk!
ne ettiysek bizi bağışla, yok biz seni zaten bağışladıysak sen etme bize!
bir kur okumasına bile izin verilmeyen kişiye kurokuma denir.
bir kur okuma ile japonca bildiğine inanana kurokuma denir.
kumanın zifte batırılıp tavuk tüyü ile kaplanmış haline kurokuma denir.
kendisine yapılan kura meydan okuyana kısaca kurokuma denir.
*
çok şanslı bir yazar. ben bana kur yapıldığında okuyamıyorum bunu. anlamıyorum bana kur yaptıklarını. ne bu hareketler salak mısın sen deyip olay mahalini terk ediyorum