12 eylül 1980 darbesi

11 Entry Daha
köyden kasabaya yeni tasinmistik. 6 yasindaydim. kavak agaçlariyla çevrili, bir tarafi ana yola bakan tek katli bir evde oturuyorduk. kavak agaçlari yavas yavas yapraklarini döküyor, inceden inceye yagmur yagiyordu o sabah. komsumuz ve ev sahibimiz olan amca geldi erkenden. "ihtilal" oldugunu ondan ögrendik. babamla kapiya çikip duvarlardaki devrimcilerin yazmis oldugu sloganlari kireçle kapattilar. ne "ihtilal"in ne oldugunu biliyordum, nede büyüklerin yüzlerindeki endiseli ifadenin ne anlama geldigini..

sabah evden çikip okula giden, o siralarda lisede okuyan en büyük abim o aksam eve dönmedi. sonra kasabanin liselilerinden 14-15 gencin jandarma tarafindan karakola götürüldükleri haberi yayildi kasabaya... küçük bir kasabaydi ve kötü haber tez yayiliyordu..

babam, diger babalarla beraber karakola gitti. sabahtan beri yagan yagmur siddetlenmis, bardaktan bosanircasina dökülüyordu. elektrikler kesilmisti. evimizin dami her yerden akitiyordu. damlatan yerlerin altina konulmus bakir legenler, plastik kaplar hizla doluyordu. annem bizi odanin damlatmayan bir kösesine çektigimiz bir divanin üzerine toplamis, üzerimize, üsümeyelim diye bir yün yorgan örtmüstü. bize, daha önce defalarca dinledigimiz bildigi tek masali anlatiyordu. gaz lambasinin titrek isiginin duvarlara yansittigi gölgeler eski zaman devlerinin silüetleri gibi doldurmustu odayi.. korkuyordum... orada, yanibasimizda oldugundan emin olmak için durmadan dönüp annemin yüzüne bakiyordum. alacakaranlikta, yüzünden sessizce dökülen gözyaslarini görüyordum...

biz dört kardes öylece annemizin koynunda uyuya kalmisiz. babam sabaha karsi gelmis. abimi ve digerlerini birakmamislar. il merkezinden gelecek ve onlari sorgulayacak olan rütbeli askerleri bekliyorlarmis.. askeriye bütün anarsistlerden hesap soracakmis...

15 sene gibi geçen bir 15 günün ardindan abim çikip geldi. lise 3. sinif ögrencisi 6 ögrenciyi il merkezine götürmüsler, abiminde içlerinde oldugu lise 1. ve 2. sinif ögrencisi olan digerlerini birakmislardi. o alti kisinin hepsi muhtelif cezalar aldilar. sol dergileri okumak, duvarlara yazi yazmak ve dersleri boykot etmek, terör örgütlerine üye olmak olarak degerlendirilmisti. en son hüseyin abi çikti içeriden 1992 yilinda. 12 yilini, gençligini, ideallerini ve bir böbregini
içeride birakmisti.

abim ve arkadaslari, kaba dayak, falaka, üzerlerinde sigara söndürülmesi ve tirnaklarinin kerpetenle çekilmesi disinda ucuz atlatmislardi. abimin eve geldigi günkü perisanligini, gözlerindeki umutsuzlugu, korkuyu ve nefretini unutmam mümkün degil.. ve tabiki annemin dizlerini döverek bunu yapanlara ettigi beddualari...
6 Entry Daha