cümlelerine yabancı kelimeler sıkıştıran insan

plazalarda beyni erimiş insanlar bu olayı sıklıkla yapıyorlar. şöyle ki;

- ahmet bey'in 4 dosyası işlem bekliyordu kontol ettin mi?
+ to do listime bir bakmam gerek, bugünün işlerinde olacaktı.
- ehh ühh tamam bir bak bakalım malum listine.
+ ahh evet onu bugün to do edicem.
- hııı. to do edicen...oldu.

to do etmek; bildiğin bugün yapıcam diyor. to do etmek nedir yarab.
yabancı kelime değl ama ilk duyduğumda mide bulandırıcı gelmişti.
şimdi de ben kullanıyorum ve halen aynı etkiyi yaratıyor:

yapıyor olacağız 0_o
hiçbir mahsuru olmayan durumdur bu kadar kasmaya gerek yok. insan nasıl mutluysa öyle yaşasın istiyorsa to do listem desin, istiyorsa yapılacaklar listem karşı taraf anladıktan sonra bir mahsuru yok.

neyse bugün de eleştirisiz kalmadık ali rıza bey allah'a şükür
bilingue ya da multilingual biriyseniz oldukça possible bir durumdur bu. i mean, özellikle bu işle uğraşıyorsanız ya da at least daily hayatınızda kullanmanız gerekiyorsa bir başka dili c'est assez inevitable yani, que ça. bir asshole olmaya gerek yok just sayin yani j'en ai assez
no offence ama böyle konuşan insanlara tepki gösteren kişilere go get a life demek istiyorum. herkesin konuşmasına kimse karisamaz.

besides, bunla uğraşan kadar gidin türkçeyi doğru dürüst konusamayanlara türkçe öğretin.

ülkenin yüzde onu dışındaki kesim anadili konuşamıyor konuşsa da yazamıyor.
tamam deadline filan demeyelim de güncel türkçe sözlüğü açın bakın bakalım o kelimelerin kökenleri nereden geliyor. özellikle sanayide kullandığımız birçok kelimenin kökeni fransızca ve ingilizceden devşirilmiş. yüzyıllardır arapça ve farsçadan geçmiş kelimeleri saymıyorum. kişi hâlâ deadline demeye devam edecekse bırakın etsin. siz önce de da ayrımını yapıp, hoş geldin'i ayrı yazın.
ingilizce bilmeyen insanların şikayetçi olacağı insan tipi.