lise

(bkz: ilkokul)(bkz: ortaokul),
bu ikisinden sonra gelen yine 3 yıl süren okul programı. şimdilerde 4 sene yaptılar. ne sikime yarayacaksa. her şeyin üstüne bir de üniversite heyecanı eklenir. benim zamanımda öyle her sene dershane filan yoktu. efendi efendi lise 3 te gidersin dershaneye. şimdiki gibi anormal özel ders ek ders te yoktu. öyle cep telefonu internet, bilgisayar??? hepsi şaka gibiydi. düşünsenize. cep telefonu yok. normal mektup yazardır. normal mektup kağıt kalemle yazılan, postaya verilen ve allah bilir ne zaman gideceği yere giden mektuptur, bilmeyenlere..

hayat o zamanlar hem kolay hem de zordu şimdiden. ama çok daha naifti. daha mutluydu. daha sakindi. daha saftı
hayatımın 3 senesini hibe ettiğim ortaokuldan sonra daha sancılı 3 yılı da buraya hibe etmişim. ilk sene düzgün bir özel okulda okumamın avantajıyla hala aklımda kalan birkaç bilgi varken son 2 sene de gittiğim rezalet devlet okulunda genel olarak rapor alıp üniversiteye hazırlanmaktan başka pek birşey yapmadım. tabii sonra da üniversiteye 4 yıl hibe ettim.
ögrenim hayatının en zevkli bölümüdür.
karışıklıklar, pişmanlıklar, mutluluklar, heyecanlar, tecrübeler. herşey biter unutulur ama lisede en çok arkadaşlıklar güzel.
hayatı öğrendiğimiz ve bir o kadar da hayattan ders almaya başladığımız yer. lisede bütün dertlerinizi anlatacağınız bir arkadaşınız olsun yeter. 3. yılımdayım ve zaman çok çabuk geçti. şurada 1.5 yılım kaldı.
genelde çok iyi olduğu söylenir ama bence bunalımlıdır. ilk sene kendimi çok özel hissederken ve ifade edecek kelime bulamadığım bir insana hayran olmuşken lise hayatım bittiğinde bir kaç liseye geçmek zorunda kalmıştım iletişim sıfırdı tamam salak çoktu ama birazı da benim suçumdu hiçbirisiyle bağım yok zaten bittiği için mutluyum.

ama galatasaray, saint joseph, kabataş erkek istanbul erkek beyoğlu anadolu lisesi gibi liseleri gördükçe diyorum burda okumak süper bisey edinilen bilgi görgü kültür süper olmalı . gerçi bu liselere gidenler de buradan yakınıyor.