müslüman ülkelerde yapılan ankette, neye dayanarak bunu istediğinin sorulması gereken insandır. özellikle, türkiyede bu oranın %12 çıkması, sordurur insana "müslümanlığını rahatça yaşayamıyor musun?" diye.
şeriatın kendisiyle çelişen bir şey olduğunu farkına varmayan insandır ayrıca. islam kurallarına göre davranmak esastır ama insanları cezalandırmayı, öldürmeyi kendilerine görev olarak bilmiş olan allah'ın elçileridir kendileri. *

ilgili haber: http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeri...

anketteki istatistiği baz alırsak kaba bir hesapla nüfusa oranlandığımızda sadece türkiyede zina yapan kadını taşlayarak öldürecek 2,5 milyon, hırsızlık yapanın elini kesecek 3 milyon, din değiştireni öldürecek 1,5 milyon, islamı korumak için sivilleri öldürecek 1,5 milyon insan yaşıyor. insanlar müslümanlardan neden korkuyor, önyargı var demeden önce çuvaldızı kendimize batırmamızın zamanı gelmedi mi?

haram para ve kul hakkı yiyen müslümanların padişah olduğu bir ülkede gayet normaldir.

şeriatın asıl manasının adet olduğunu,islamın beş şartını say desen apışıp kalacak insanların çoğunlukta olduğunu düşündüğüm insan güruhu.
oysa iç dünyalarında ne pisliklerin, yakası açılmamış iğrenç pedofilik fantazilerin barındırdığı gerçeğini görmez.hepsini kapsamak doğru değildir ama islamı bilmeden arap adetlerini şeriat hükmü diye istemek cehaletin dinle olan imtihanıdır.
bu topraklarda osmanlı zamanında şeriat hükmü geçerliydi ama meyhaneler,kerhanler bilimum bu günkü şeriatcı güruhun kapatılmasını istediği bir çok yer vardı.
bektaşi dergahları,cem evleri ve bir çok farklı uçtaki mezhebin dergahları mevcuttu.kimse de şeriatı bahane ederek buraları kapatmadı.ama cumhuriyetin sünni anlayışı bunlara tahammül göstermiyor,onları illegal bulup farklı düşünceleri ateşe verip yakıyor.
velhasılı şeriat isteyen kesimler kendi evlerınde istediklerini yapa bilirler ama söz konusu toplum hayatı ise orada durmaları gerekir.onlara suudi arabistana veya irana yollamak ise onlardan farksızların eseri olacaktır.

ankete katılım oranı ne derecede, önemli olan bu. en demokrat geçinenin kimi zaman "taksimde sallandırcan..." sözlerini sarf etmekten kendini alamadığı bir ülkede yaşıyoruz. bu sebeple el kesmek gibi cezaları isteyenleri çok yadırgamamak gerek. diğer taraftan yönetim şekline dair alternatif bir düşüncenin olması çok doğal. demokrasi adına toplumun bir çok " marjinal grup"unun canına okumuş bir ülkede yaşıyoruz. meselenin odak noktasındaki şeriat ise... türkiyeliler olarak bırakın şeriatla yönetilen devletlerin tahayyülümüzdeki resmini; hiç bir müslüman toplumun gerçek islamı yaşamadığı gibi bir fikrimiz var. zikrimizden ayrı olarak. ankete katılanların şeriattan ne anladıkları el-kol kesme, zina gibi alt sorulara verdikleri yanıtla kendini belli ediyor: suudi, iran gibi ülkelerin şeriati. kendi açımdan asla iştirak edeceğim bir yönetim biçimi değil. fakat beni asıl merakta bırakan ekonomik, sosyal, siyasal açıdan demokrasinin ne olduğunu bilip bilmememiz. 40'tan beri bilmediğimiz aşikar. bence üzerine anket yapılacak güzel bir konu.

dipnot:

şeriat isteyenlerin nüfusa oran olarak en düşük çıktığı ülkeler türkiye ve lübnan olmuş aynı ankete göre...

cemaatçi olarak takılan yüzlercesidir
kendi içlerinde oluşturdukları para döngüsüyle yaşamaya devam edip bu para döngüsüne katılabilmek için onlar gibi giyinip yaşamaya başlayıp kabuğu kırılsa da içinden gilik çıkmayacak insanlardır
istediğiniz kadar bir grup insan inkar etse de 90'lar çocuğu olarak çocukluğumda cübbeli kara çarşaflı insanları o yıllarda daha az sokakta rastlarken son yıllarda bu tiplere çok sıklıkla rastlanmaktadır *