sevgiliyle para muhabbetleri

ben bu konuda pek talihsiz olaylara denk gelmedim. ne her şeyi sevgiliye yıkmak lazım, ne de kendine fazla yüklenmek... özel durumlar olabilir bazen. ama arada bi samimiyet kurduktan sonra o muhabbetler bile çok güzeldir aslında.
+ kaç paran var lan?
- kırk
+ iyi. bende de otuz. o zaman yemeği ben ısmarlıyorum. yol parasını sen verdin zaten. yemekten sonra çayı falan da sana kitleriz olur biter
hani ne gereksiz bir yok hepsini ben ödeyeceğim havası oluyo ne de öbür türlüsü. bu tam anlamıyla bir (bkz: çift) olunabilindiğini de gösterir bi yerde. bi ara ben sevgilime yurt dışından burda doksan kiraya alacağı sigarayı otuz beş liraya getiriyodum. yaklaşık elli liralık bonus hakkım oluyodu. ismarlatıyodum da ısmarlatıyodum. ama hani az harcadık paranın üstünü ver falan filan da yarılmamalı tabi. şaka maka bu konularda en makbul hal hiç lafını yapmamaktır bu tür şeylerin. her şeyin kendiliğinden garip bir dengeye girmesini beklemek lazım bence
fakir bir sevgililik göstergesi olarak malum muhabbete girildiği anda işler pek de yolunda gitmiyor demektir. * * *
iliski baslangicinda yapilan muhabbetse samimiyetsizlik gostergesidir. acik ve net.
hiç yapamadığım, paraya karşı yargılarımdan dolayı da hiç de yapamayacağım muhabbettir, çünkü elimden geldiğince parasız yaşamı savunup, kazandığım parayı da bu amaç için harcamaktayım. ee sevgili dediğin de buna anlayış gösterebildiği için sevgili olduğuna göre...
bende varsa ben. onda varsa o öder. ikimizde de para varsa ilk davranan öder. ikimizde de para yoksa sorun değil sokakta oturur yine keyfimize bakarız. sevgili beş parasızsa ve ben buna rağmen çıkıyorsam durumu kabul etmişim demektir zaten, paranın lafını yapmam.
bende olduğu zaman hiç esirgemediğim ve sözünü bile etmediğim halde, eğer parası olmayan taraf ben isem sorun yaratır benim için. zira elimde olmadan sevgiliye yük olduğumu hissedeceğimdir. dahası bu durum kendimi eksik hissetmeme neden olacaktır. *