yillar sonra, uyandigimda yatagimin sol yaninda gördüm onu. tanidim hemen. yillar önce terkettigim yalnizligimdi.
her gece koynuma usulca giren, hiç sevilmemis, asik olunmamis çirkin ve yarali bir fahise... sevilmedigini bilen, ama her istenildiginde size hesapsiz teslim olan bir yosma. umutsuz gecelerin vefali yoldasi.
çok zaman önce onu terkettigimde hiç bir sey demeden çekip gitmisti. onu kimin için terkettigimi merak etmedi... sitem etmedi.. geldigi gibi yine sessiz adimlariyla çekip gitti hayatimdan... zaten ona en çok yakisan suskunlugu degil miydi?
iste simdi yine onun kollarindayim. yine o kahreden zalim suskunluguyla yanibasimda... yine hiç yargilamadan, onsuz geçen yillarimin hesabini sormadan aldi beni anaç kucagina sessizce. o bilir ki, ancak onun gögsüne koyarak basimi aglayabilirim. yaralarimin, ancak onun iyilestirici elleri dokundugunda acimayacagini, simdi baska birinin kollarinda olmamin beni daha çok kanatacagini bilir...
yillarin orospusudur yalnizligim. öylece yatar yanibasimda alnimi oksayarak.
her terkedilisimde, beni ancak yalnizligim koynuna alir...