bir eşcinselin içini açmak

önce pürüzsüz görünen yüzeyine temkinli bir yaklaşım gerektirir. dıştan gelen bu uyaranı savunmasız ve bir o kadar da hırçın karşılayabilir. alışık değildir yabancı ellere ve eşcinsel olduğunun farkedilmesine rağmen gösterilen samimiyete. sert kalkanı kaldırınca altında bitmek bilmeyen sırlarla, kırgınlıklarla, ezilmiş aşklarla, yalnızlıklarla, daha umursamaz ve hızlı yaşamaya çalışırken unutulmuş/üstü örtülmüş duygularla, o hep- sizden biri olarak görmek istediğinizden olacak- duymak istediğiniz yalanlarla karşılaşmanız olası. aslında sadece fantezilerden oluşan içi boş- boşaltılmış- bir varlıkla karşılaşmayı hedefleyenleri hüsrana uğratan bir otopsi raporu bu. hergün onlarca gülümseyen ama zehirli bakışlarla öldürülen, ötelenen, seçilememiş yalnızlıklara itilen eşcinsellerin bir içi kalmıştı dokunulmamış/el değmemiş/dil değmemiş. yasakların cazibesiyle arayışlardan arayışlara sürüklenen, yeri geldiğinde doymak bilmediği iddia edilen eşcinsellerin içini açtığımızda öldürülen onlarca tutkuyla yüzleşmek hem dış dünyanın, hem de unutturulmuş eşcinsellerin de hakkı.
ilk maddesi ile anahtarı ve kilidi bir olmuş bir durum...üzerine laf söylemek bile zul!
(tüyler ürpertici bir zulmü böyle betimleyebilenin alnını mı, ruhunu mu, yüreğini mi, yoksa başka bir boyuttaki izdüşümünü mü selamlamak farz ???)