karanfil hasan

biri dahi, karanfil hasan'dır. hamam gülşeninde (hamamın gül bahçesinde) perveriş bulmuş (beslenip büyütülmüş) keşmirî dilber-i müstesnadır (seçkin dilberdir) ki cilve katında üstad, kaddi şimşâd (boyu şimşir ağacı gibi), belinde hançer-i fulad (çelik hançer), müptelâsına dâd ve feryâd, kendi on beş yaşında, has damgası gümüş tasında ve alışverişi kurna başında. ayvansaray'da kız yusuf denilen haramzadenin veled-i zinasıdır. kalafat yerinde kayıkçı ve mavunacı bekâr uşakları ile çelik ve çomak oynayım derken uçkuruna el atmışlar ve gece dahi odalarına kaldırıp üryan edip döşeğe çekip yatmışlardır. oğlanın gümüş künbed (kubbe) kâsesine kol kadar demir anahtar uydurup içinde oynatmışlardır. bab-ı vuslat bir kere açıldıkta (açılınca), ol güruh bal çanağına eşşek arıları misali üşüşmüşlerdir. hamam böcekleri doydukta oğlanın yolun kesip "aman oğul, subaşı duymuştur, defterli olursun. senin için cây-i halâs (kurtuluş yeri) bir hamam-ı dilküşâda soyunmaktır" deyip ademî başına halisü'l-ayar akça salıp (her bir adam başına doğru ayarlı para ödeyip) o tarihte ġengül hamamcısı uzun karabekir ağa'ya götürüp el ve etek öptürüp hamamcı ağa dahi gayetle pesend eyleyip (çok beğenip) soyunmasın emreyledikte kız yusufoğlu soyunup kâküllerin ebruvan üzre döktükte (kaşları üzerine dökünce) karabekir aklı perişan olup "hay veled-i zinalar, bu karanfil oğlanı kande buldunuz?" demekle karanfil hasan deyu şöhret ve şan buldu. hamamcı ağa "bu oğlan bizimdir" demekle karanfil hasan iki sene gayriye (başkasına) peştemal bağlamayıp kahve ocağında hamamcı ağanın çubukdarlığı hizmetin görürdü.
amma nice nice yüz mahbubdostların lüle-i çeşmine ateş-i arzu (göz lülesine aşk ateşi) koymuş, oğlanın sebike-i sim (gümüş külçesi) yalın ayaklarını görenler. çalmış kalem parmaklara al kına yakına gel aman oğlan yakına deyip karanfil hasan'ın ayağın öpüp koklamağa on akçe narh olmuştur. akıbet (sonuçta), iki nefer ocaklı dilâverler (yiğitler) ki biri altmış dört bölüğün deli ferhad ve biri dahi elli altı bölüğün kahvecisi kırkık ali'dir. karanfil hasan camekan odaya çubuk götürdükte (götürdüğünde) tabancaları çekip "bre bu ne olmaz iştir? sine bülbülü oğlan hamamcı ağanın hanesinde kafeste olmak (olması) gerektir. böyle hamam çıplağı oğlana tasarruf ve taassub olmaz. akçamıza geçer hükmümüz. biz bu oğlana fiili livatayı elbet ki ederiz. rıza ile verdi ne âlâ. vermese silâhımız kuvveti ile işte o anda cebren ve kahran (zorla ve kahırla) yatırıp sikeriz. hamam nâr-ı fitne (fitne ateşi) olmaz. Ġllâ (yoksa) kan olur" deyip karanfili camekan odada bastırıp deli ferhad kapıyı tutup kırkık ali dahi seyf (kılıç) ile oğlanı kesecek oldukta karanfil hasan "aman ağam, kıyma bana. teslim, teslim" deyip uçkurunu çözmüş ve o aç yiğitlere gümüş künbedin domalmış kahveci kırkık ali de şâh-ı merdan (tokmak) karayılan sikinin zehrini oğlanın içine kusturmuş ve o şaki işini tamam bitirip indikte (inince) deli ferhad dahi oğlana hamle edip kızıl deli çomağını karanfil büzüğe sokmuştur. hamam uşakları, "ağa, önünde sonunda olacak bu idi, oldu. hamamı kolluğa bastırmak olmaz. karanfil hasan gayri müşteriye soyunsun" deyip o gün şengül hamamı'nda olan cümbüşler kalem dile gelse bir müstakil kitap olur...".