son bir kaç senedir ders çalışamamamdaki en önemli sorun. böyle hayaller dalıyorum 15er dakikadan. duvardaki çatlaklara, resimlere, posterlere bakıyorum
ne bileyim ders çalışırken herşey daha cazip geliyor bi açıyorum telefona bakıyorum, bi sözlüğe bakıyorum, sonra bu etkenleri ortadan kaldırıyorum bu sefer de 15 dk önce kahve içmeme rağmen sanki kahvesizlikten ölecekmiş gibi kahve yapmaya koşuyorum. bir nevi zaman öldürüyorum. halbuki bi odaklanabilsem 2 saatte bitiricem işimi.
ama kalkmadan 9 saat pc oyunlarına,dizilere odaklanabiliyorum o konu ayrı *

bunun çeşitli hödösel algıyla ilgili açıklaması,tedavisi vardır illa ki ama bazen dişinizin arkasına bir fındık kaçar ne diliniz yetişir ne parmağınızla kurcalayacak aralık bulabilirsiniz gün boyunca sizi için için yer bitirir ve ne dinlediğinizi anlarsınız ne okuduğunuzu ..
ekleme: bir de tuvaletteyken kapı çalınınca dolu derken kesilen çiş hüznü var asla eski hızına ulaşamıyor..

(bkz: gülücüğe odaklan)

klasik ama karmaşık bir yaz ayı problemi. yaz ayında vücut hatları ortaya çıktıkça, herkesler şöyle bir açılıp saçılıp serpilerek arzı endam ettikçe artan libidonun yansımasıdır. kaslı kollara mı, kıllı bacaklara mı, sempatik suratlara mı odaklanayım derken her zamanki gibi kafa karışır, herkes yoluna gider ve elde var sıfırla eve boş dönersin. hoş normalde de burnumuz kaf dağında olduğundan- kimseleri beğenmediğimizden- hep yalnızız ya, neyse.

sorulardan sıkılıp test kitabını kapatmaya neden olur.