öyle bir duygusal yokluktayım ki henüz taslağını çizdiğim karakterden acayip hoşlanmaya başladım. gözlerinin içine bakmaktan çizimin geri kalanına geçemedim.
epeydir uzun bir süredir sözlükten uzaktım, çok şey oldu bu sürede, ve ben yazamayacak kadar üşengeçim. konuya dönersek şuanda ispanyadayım ve geri dönmek istemiyorum sözlük. 5 ay burda yaşadıktan sonra insanlarımızın ömrünün nasıl heba olduğunu çok daha iyi anladım. mutlu olmayı hak eden bir toplumken cehennemin ortasında kalakaldık. kafamda geleceğe dair planlar dönüp duruyor ve ben her durumda kaybediyorum. ihtiyacım olan tek şey, hayata bağlanmak için bir neden.ayudame.
straight platonik bestfriendimle oyle olaylar yasadik ki cocuk benden 6 aydir sevgilisi oldugunu gizledi.vay be.her gece ruyama da giriyo bunlari beraber instagramda whatsappta resimleri vardi boyle ruyamda falan.ruyada bile cok pis acitiyor insani.antidepresan ve sizofreni ilaclarina ragmen boktan halim hic gecmiyor.he bir de son olarak bok.
yüzüm gözüm şişene kadar ağlamak istiyorum içip sabaha kadar bayılmak istiyorum caddelerde dolanıp bağırmak istiyorum müsadenle bu gece dağılmak istiyorum
çok önemli * sinefil yazarlar sorum size.bi film varmış eskilerin aktörlerinden birinin pek bilinmeyen bir filmiymiş.bi çocuk var çok iyi resim çiziyormuş ve eşcinselmiş.bunu kimseye söyleyemiyormuş.hatta intihar etmeyi falan düşünmüş.bigün bi kağıda eşcinsel bi resim çizmiş durumunu amcasına anlatmak için.çizimi amcasına vermiş amcasına dert ettiğin şey bumu falan demiş.insanların daha büyük sorunları var demiş.böyle bir kısım varmış filmde falan, bu filmi bilen eden? sinefil yazarlar göreve!
edit: film bulundu- just before i go- , chaser'a ve diğer yazarlara da teşekkürler
epeydir uzun bir süredir sözlükten uzaktım, çok şey oldu bu sürede, ve ben yazamayacak kadar üşengeçim. konuya dönersek şuanda ispanyadayım ve geri dönmek istemiyorum sözlük. 5 ay burda yaşadıktan sonra insanlarımızın ömrünün nasıl heba olduğunu çok daha iyi anladım. mutlu olmayı hak eden bir toplumken cehennemin ortasında kalakaldık. kafamda geleceğe dair planlar dönüp duruyor ve ben her durumda kaybediyorum. ihtiyacım olan tek şey, hayata bağlanmak için bir neden.ayudame.
çok önemli * sinefil yazarlar sorum size.bi film varmış eskilerin aktörlerinden birinin pek bilinmeyen bir filmiymiş.bi çocuk var çok iyi resim çiziyormuş ve eşcinselmiş.bunu kimseye söyleyemiyormuş.hatta intihar etmeyi falan düşünmüş.bigün bi kağıda eşcinsel bi resim çizmiş durumunu amcasına anlatmak için.çizimi amcasına vermiş amcasına dert ettiğin şey bumu falan demiş.insanların daha büyük sorunları var demiş.böyle bir kısım varmış filmde falan, bu filmi bilen eden? sinefil yazarlar göreve!
edit: film bulundu- just before i go- , chaser'a ve diğer yazarlara da teşekkürler
yüzüm gözüm şişene kadar ağlamak istiyorum içip sabaha kadar bayılmak istiyorum caddelerde dolanıp bağırmak istiyorum müsadenle bu gece dağılmak istiyorum
zelda hazel isimli genç arkadaşımızın eğlenmek için koç üniversitesi öğrenci merkezinde çektiği videodur.bu kadar masum bir video gel gör ki yine nefret sorunu olan ve kompleksli türk halkı tarafından çirkin tepkilere maruz kalmıştır.türk halkının ne olduğunu bir kez daha hatırlatır.
yaklaşık 2 hafta önce dating sitelerinden birisiyle tanıştım sözlük.2 gün skype üzerinden görüşme sonrası hızlı bir hamleyle gece ortak bir şehirde buluşmak üzere yola çıktık.ikimiz de yaklaşık 4 saat yolculuk ettik ve sabahın 6sında ortak şehre geldik.bütün günü gezerek, birbirimizi tanıyarak geçirdik.akşam olunca da aynı hızla geldiğimiz şehirlere geri döndük.bildiğim tek şey o gün çok mutlu olduğum ve ona yakınlık duyduğum.ama sonra ne oldu? bu bir anda yaşadığı şehri bırakıp benim şehrime yaşamaya geldi bir tanıdığının yanına.herşeyi bıraktı benim peşimden.bense bu durumu hiç sevmedim.gün geçtikçe ondan soğuduğumu farkettim.dün gece tartıştık ve şuan görüşmüyoruz.sözlük çok duygusuz ve yorgun hissediyorum.kendimi sorguluyorum neden böyle hissediyorum, neden eksik kalmam gerekiyormuş gibi zorluyorum kendimi diyorum.sanırım ben aşkın imkansızlığına aşığım.