yüzsüzlük.

(bkz: en az üç çocuk yapın)

yaşam standartları düzenlenebildikten sonra makul istek gibi. bakabiliyorsanız yapın.tabii çocuk da sevmeniz gerekiyor. sırf biri istedi diye üç çocuk doğurulmaz. tabii bunu istemenin altında yatan temel neden aslında hitler ile aynı olabilir. saf türk çoğalsın muhabbeti.

baktığın zaman bunu öneren adamın destekçiklerinin büyük yüzdesi ya evli ya da birini bulup yuva kurma derdinde. yani adamın oyu artacak. he 18 yılda ne olur saçmalama diyenler için de veliahtının oyları artacak diyebilirim.

önemli olan çocuklarımızın sayısı değildir, onlara sağladığımız olanakların sayısıdır, niteliğidir!

günde-haftada kaç litre süt içirebiliyorsunuz?
günde-haftada kaç gr et yedirebiliyorsunuz?
günde-haftada kaç kg. meyve yedirebiliyorsunuz?
ayda-yılda kaç defa yeni giysi alabiliyorsunuz?
yılda kaç defa yeni oyuncak alabiliyorsunuz?
...vb. sorular sorular sorular gelmeli insan olanın aklına...

(bkz: cehalet)
(bkz: sefalet)
(bkz: yeni türkiye)
(bkz: ak cehennem)

bir tanesi de ağzının payını veremedi ona yanarım. aptal sırıtışlarla karşıladı herkes, bana denk gelmedi ki şu...

(bkz: yok artık lebron james)

üç çocuk hatta beş çocuk! plan tongaya gelince de suriyeli mültecilere türkiye cumhuriyeti devleti vatandaşlığı verme cüretini kendinde buldurur bunu isteyenler.

hani olurda kafama taş düşer de evlenirsem bir, iki veya dört çocuk yapmama neden olacak istek.

evet seni soydum soğana çevirdim ama yetmiyor daha fazla köle istiyorum daha fazla ezilen insan daha fazla düşük yaşam kalitesinde insanlar istiyorum demenin politik hali.