vitamini kabuğunda

acı çekerken bir an önce kapanmasını istediğiniz yaralarınızın kabuklarının; yaşınız ilerledikçe tekrar aynı ahmaklıkları yapmamanız için direnç veren vitaminler olduğunu fark etmenizdir.
sünnetsiz penislerin kendini kabullendirme repliği.
domatesin kabuğunu soymaya üşenmiş kişinin durumu başkalarına yedirmeye çalışırken söylediği şey.
vitami kabuğunda demek ben üşenip kabuğu soymadım ve sende bunu paşa paşa yiyeceksin.
vitamini kabuğunda, proteini suyunda, karbonhidratı çekirdeğinde. * *
zekasına hayran olduğum arkadaşımdan geliyor

"vitamini kabuğunda" sözünü bilirsiniz; evet, bunu bir tek siz bilmiyorsunuz. adam bir dükkan açmıştı, kabuğu olan her şeyin sadece kabuğunu satıyordu.
limon kabuğu, domates kabuğu, muz kabuğu; aklınıza ne geliyorsa.
sloganı basitti; madem vitamini kabuğunda, o halde içine ne gerek var?
haklı mıydı? ben bilmem.
adam basit düşünmüştü; diğer herkes gibi. basit bir fikir sizi basitçe zengin edebilir.
ve o da zengin olmuştu.
parasını çok basit bir şekilde tüketmiş, eski basitliğine kısa sürede geri dönmüştü.
hayatı bir meyve gibi görüp "belki, hayatın da vitamini kabuğundadır" diyerek, basitçe yaşamaya devam etmişti; fazla derine, içine, çekirdeğine inmeden.
ve bazen hikayeler de kısa tutulmalıdır; anlamı belki de kabuğunda olduğu için." dm
alerjik bünyem nedeniyle, aşırı tarım ilaçları kullanımı yüzünden, elma gibi meyveleri kabuklu olarak yiyemeyişimin aklıma gelmesine neden olan söz öbeğidir " vitamini kabuğunda".