alışmak

bir nevi bulunduğun kabın şeklini almak.
özenle çizilmiş sınırların dışına çıkamadıkça, hayatın deneme yanılmalarla deneme tahtasına çevirdiği bedenine müdahale edemedikçe, en hırçın anlarında kaptan taşar gibi görünsen de hafif sallandıkça, yeniden soğuk ama belki korunaklı camla buluşmaktır.
alışmak hayatı alt etmek için verilen sözümona büyük kavgaların en büyüğüdür.
insanın asırlardır kendiyle süren mücadelesinin özetidir.
ademoğlunun türünün devamını sağlayan, "dış çevreye hızlı adaptasyon becerisi"nin bir uzantısıdır. adeta, hayatta kalma modelidir.

fakat, aynı ademoğlunun, insanlıktan çıkmasına ve insani değerlerden kopmasına da neden olan iğrenç bir tutumdur!
kötülüklere, adaletsizliklere, cinayetlere, ...vb. şeylere alışan veya alıştırılan bireyler veya toplumlar, mankurtlaşmış olurlar...
şu dünyada en zorlandığım şey sanırım uyanmaktan sonra.