buddha collapsed out of shame

2007 yapımı afgan filmi. hana makhmalbaf ilk uzun metrajlı filmidir ki iran sinemasını takip edenler makhmalbaf ailesini ve iran sinemasına verdikleri güzellikleri bilirler
filmin konusu afgan bi kız çocuğunun okumak ve okula gitmek için verdiği cabayı anlatıyor ama filmin en can alıcı yeri ise savaşın çocuklar uzerinde yaşattığı psikoloji . büyüklerin yaşamını çocukların gözünden yansıtan ve aynı zamanda savaşın çocuklar üzerindeki etkinin nelere yol açacağını çok iyi özetliyor
ilk başlarda biraz yavaş ilerliyor ve sıkıcı gibi gelse de, epey başarılı bir film.

--- spoiler ---

filmin ilk başındaki buddha'nın yıkılışı film ilerledikçe daha bir anlam kazanıyor. esas baktay'ı canlandıran nikbakht noruz'un oyunculuğu, tek kelimeyle inanılmaz. yanlış bilmiyorsam 6 yaşında olmasına rağmen birkaç festivalde ödül aldı/beğeni topladı. aslında çok basit, insani bir şey olan okumak isteyen bir kızın sadece hayatla değil, bir de erkeklerle savaşı, hem de o yaşta o durumda... kalem-defter almak için doğru dürüst tek yemeği olan yumurtalarını satması, okumak için girdiği sınıfta ''sen kızsın, burada okuyamazsın'' diyerek dağları aşması beklenmesi. insana insanlığını sorgulatıyor. adaletine sıçayım dünya diyorsun. diyorsun çünkü sadece öylesine bir film değil, böyle-belki çok daha ağır şekli gerçekten hayatta gerçekleşiyor. hele de ''oyun'' oynamak için yaşıtlarına esir alınması ve o recm sahnesi... şiddetin doğuştan gelmediğini, öğretilen bir olgu olduğunu gösteriyor. o baktay'ın güzelliği, o suratı insanın onu oradan çekip alası-kurtarası geliyor.

"baktay, ancak ölürsen özgür olursun"

--- spoiler ---