dexter

ilginç bir tv dizisi. dexter morgan adlı bir adli tıp - kan uzmanının aslında seri katil olmasının hikayesini anlatır. kendini insan olarak hissetmeyen, insancıl duygularının olmadığını düşünen dexter, küçük yaşta bir polis tarafından evlat edinilmiştir. babası dexter daki anormal potansiyelin farkına varınca, ona işlediği cinayetlerden sonra delil bırakmaması konusunda eğitim verir. ve dexter sadece ve sadece katilleri öldürür. ya sonra..izlemek lazım. ailenizin seri katili dexter. aile babası dexter.3 kitabıda tr yayınlanmıştır.
hayatında ikinci bir kimliği olan ve bunu sadece özel anlarını paylaştığı insanlara söyleyebilen bir analizcinin hikayesi.

hikaye ne kadar tanıdık değil mi? bizler de aslında dexterız. gizli bir hayatımız, hep bir mücadele içinde olduğumuz bir karanlık yolcumuz var.

6. sezonunu tamamlamasına sadece 1 bölüm kalan dizide genel olarak kahramanımız; bizi yine ters köşeye yatıracak, iç sesleriyle eğlenceli anlar yaşatacak ve süregelen bu ölüm - kalım savaşında bizi heyecanın doruklarına sürükleyecek.
7. sezonunun yayınlanmasına tam olarak 1 ay kalmış, çocukluğundan beri seri katillere hafif bir ilgi duyan beni kendine ilk bölümünde bağlamayı başarmış showtime dizisidir.
psikiyatr eski sevgilinin dexter'la ilgili yorumlarını sorduğumda "hastalık! hangi sağlıklı insan ne sebeple olursa olsun bir seri katile hayranlık duyar ki!" gibi yorumlar almıştım. ama diziye de dexter'a da olan hayranlığımdan hiçbir şey kaybettirmedi bu yorumlar.
başrollerdeki dexter ve debra morgan kardeşlerin gerçek hayatta karı-koca olduğu dizi.
six feet under dan sonra ben bi türlü adapte olup ciddiye alamadım bu adamı. o yüzden çok şey kaçırıyorum biliyorum *
dahsinle tanışın:


dexter jeneriğinin türk işi parodisi.
evinin altındaki laboratuvarda ailesinden gizli deneyler yapan dee dee'nin ağabeyi, dexter'in laboratuvarı adlı çizgi filmin kahramanı, gözlüklü, kısa boylu, ezik, dahi çocuk.
--- spoiler ---

son sezonunda nihayet gay bir karakter girdi diziye..hem yakışıklı, hem güzel giyiniyor, hem de çok güçlü ve varlıklı. bir de dexter ın sarışınlarına yeni isim olarak yvonne strahovski katılmış ki pek bir memnun olduk.

--- spoiler ---
yedinci sezon finaliyle aklımı alan, yedi sezondur bir an bile sıkmayan, ölmeden izlenmesi gerekenler arasında yer alan, muhteşem dizidir.
gün itibariyle yedinci sezon finalini izlediğimiz, izlediğimiz gibi allahım nasıl olacak da 2013 eylül'ünü bekleyeceğiz dediğimiz, müptelası olduğumuz dizi.
geçen sezon gibi, ağır bir şokla bitirmeyip biraz daha yüreğimize su serperek bitirdik sezonu. sevabına katilimiz dexter son sezonunda umarız true love ı ile tekrar görüşür. *
yavaştan alıyorum, tadını çıkara çıkara dördüncü sezondayım. dizi ile ilgili bazı detayları öğrendim fakat izlememi engelleyemeyecek. **
son sezonuyla ve özellikle finaliyle her filmi, diziyi ölümüne eleştirirken dexter'a laf söyletmeyen benim bile eski tadı kalmadı dememe sebep olmuş ama evladım gibi sevdiğimden hala merakla izlediğim, izleyeceğim dizi.
dizinin giriş müziğini çeşitli çalgılar kullanarak çalan bir yetenek ''adam ben ezra''nın performansı dinlemeye değer.

hali hazırda 4. kitabını bitirdim. kitap ve dizi arasında ortak olan durumlar ama kitap yazım dili ve konusuyla oldukça akıcı.
8. sezonunun son sezon olmasına çok sevindiğim dizi zira bir sezon daha çekemeyeceğim dizi. bu sezon abuk oyuncuların diziye girmesi, saçma sapan senaryosu, zoraki seri katilleri ve kriminoloji ders kitaplarından alıntı diyalogları beni bile bıktırdı. bit artık dexter yettin ha
kötü giden son 2-3 sezonun ardından berbat bir finalle yayın hayatına veda etmiş dizi. yazlar artık sadece true blood'a emanet...
miami'nin sempatik seri katili dexter morgan'ın hayatını anlatan, son sezonda sıçtığı gerçeği dışında eşi benzeri olmayan televizyon dizisidir. öyle olmasının sebebi tabi ki efsane karakterleridir. mesela dexter'ın kız kardeşi debra morgan. kendisi dexter'dan da çok severim, hatta var olan başka bir dizi karakterini debra kadar sevdiğimi hatırlamıyorum.

--- spoiler ---

--- spoiler ---

--- spoiler ---

final bölümünde gerçekten abartmıyorum, hıçkırıklar ata ata ağladım. belki çok bencil olacak ama hayatımda hiçbir şeye bu kadar ağlamamıştım. dexter debra'yı denize atarken "atma amına koduğumun çocuğu orospu çocuğu atma!" diye bağırdım ekrana resmen. of aklıma geldikçe gözlerim doluyor. bir hafta boyunca kendime gelemedim ardından. zaten çok kolay etkilenirim kurgudan, sekiz sezonu bir ayda izleyince hayatımın bir parçası oldu herhalde ondan ağladım bu kadar. neyse burdan showtime'a küfürlü bir selam çakmış olayım. gittim ben.

--- spoiler ---

--- spoiler ---

--- spoiler ---
  • /
  • 2