isminin anıldığı yerde özgürlüğün olmadığını belirtendir. şöyle ki özgürlüğün olmadığı yerde özgürlük hakkında konuşulur, çünkü işleyen düzene insanlar çomak sokmak istemezler. ne zaman düzen bozulursa o zaman çomak sokularak tanımlamalar başlanır.
sesli düşünülmediği sürece geçerlidir. hatta fazla düşünülmediği sürece; bu yüzden düşünülmesin, beynin az bir yüzdesi kullanılsın diye insanların aklı sistemli şekilde boş şeylerle doldurulmaya çalışılıyor.
başkalarına 'küfür etmedikçe mübah' formda hakaret etmek tanımını içermez. bu daha çok karşındakini amsalak yerine koyup aynı anda kendini şebeğe çevirebilecek bir kapasiteye sahip olmaya tekabül eder.
özgürlüğü çizgisiz zannetmek özgür olmanın önündeki en büyük engeldir. özgürlük başlı başına bir çizgidir ve başka bir çizgi ile kesişemez. kesiştiği an pozitif özgürlük olmaktan çıkıp negatif hale gelir. o kesişen çizgiler ise karalamalara sebebiyet verir. düşünce ve ifade özgürlüğü de çizgilerin şekil alarak harflere,ondan kelimelere ve cümlelere evrildiği bir çizgiye sahiptir. ses olarak gün yüzüne çıkarlar ve hayat çizgimizi belirler. karalama diye bahsettiğim pozisyona geçer ise gürültüden ibarettir. sadece baş ağrısı yapar. fazla metaforik olsa da ufak bir ayrım yolu sağlamıştır umarım.