nstrgt

Durum: 806 - 0 - 0 - 0 - 26.01.2024 12:57

Puan: 14568 - Sözlük Kaşarı

8 yıl önce kayıt oldu. 7.Nesil Yazar.

Instagram : cubby_boi
  • /
  • 41

belçika'da ingilizce konuşulmuyor

görünce flaman bölgesi adına şaşırdığım başlıktır.

4 yıldır antwerpen belçika'da yaşıyorum ve marketteki-benzinlikteki kasiyerinden, restoranlardaki garsonuna dahası mahallenin zerdevatçısına kadar herkesle şakır şakır rahat şekilde ingilizce konuşuyorum. ve bu ben felemekçede akıcı olana kadar da muhtemelen böyle devam edecek.

flaman bölgesindeki nüfus ana dilleriymişcesine muazzam bir ingilizce bilgisine sahip. ancak tabii bütün dünyada olduğu gibi fransızca konuşulan valon bölgesi ve brüksel başkent bölgesinde bahsedildiği üzere aynı değil. fransızca konuşulan yerlerde ingilizce'ye karşı garip bir tutum var. resmen dil faşistliği yapılıyor bence ana dili franızca olan bölglerde ve ille de fransızca konuşacaksın diye inatlaşıyorlar.

valon bölgesinde felemenkçe ve almanca da bu ülkenin resmi dillerinden olmasına rağmen felemenkçe soru sorulduğunda ısrarla fransızca cevap veren insanlar da gördüm ne yazık ki. hadi bana ingilizce konuşmadın anladım da ülkenin diğer resmi dillerini de kale almadan ısrarla ve rahatsız edici bir tavırla fransızcada diretmeni anlayamadım be insancık!

o yüzden gezme daveti gelmedikçe ne brüksele ne de valon bölgesine gitmiyorum çünkü gerçekten flaman bölgesi dışında turistik noktalarda değilseniz ingilizce ile iletişim kurmak bir külfet haline geliyor.

iz bırakan özlü sözler

et giren yere dert girmezmiş.

öğrendikten sonra hayat mottosu haline getiren (bkz:nstrgt)

türkiye pazarından ayrılma kararı alan markalar

yaklaşık üç yıl önce ayrılmış bir dünya markası için (bkz:nstrgt)

fetiş

sex bir yemekse fetiş onun lezzetine lezzet katan baharatıdır. yani damak tadına göre de değişkenlik gösterdiği için herkes aynı tatlardan hoşlanmayabilir.

aids'e rağmen korunmadan seks yapmak

prep kullanımı ile sadece hıv'den korunabildiğiniz için çok eşliğe devam ettiğiniz takdirde,cinsel yolla bulaşan (bel soğuklugu vb.) diğer hastalık riskleri devam edeceği için kondom kullanmaya devam etmekte fayda vardır.

yurtdışında yaşayan yazarlar

belçika şubesini açarak dahil olduğum gruptur. şu korona trajedisi sonlansa da belçika'ya benim eve zirveye gelseniz keşke.

çirkin gaylere tavsiyeler

sizi çirkin kategorisine koyanın sadece kendi kıstaslarına göre kategorilendirdiğini unuttuğunuz an kendinize haksızlık yapmış olursunuz. sabit tanımı olması mümkün olmayan güzelliğe bu kadar takıntılı olmamakta fayda var.

ama illaki bir şekilde kendimi beğendireceğim diyorsanız da bol bol squat yapmanızı tavsiye ederim. illa elde edeceğim diye tutturduğunuz için yüzünüzle olmasa da götünüzle şansınızı denersiniz. çünkü o kafadaki insanlara ulaşmanın üç seçeneği var. yüz, sik, göt. ilk ikisine müdahale şansınız pek olmadığından ötürü squata devam!

çoklu kişilik bozukluğu

bunu tema olarak esas alan split filmini çok sevmekle beraber , sahip olan kişinin omuzlarında ağır bir yük olduğnu söylemeden geçemeyeğim.

yeni akit

çöp zihinlerce üretilen içeriklerinden ötürü götümü silmeye bile layık görmeyeceğim kadar değersiz bir kağıt parçası olup, sadece kağıt israfıdır.

almanya'da 100 pasife 1 aktif düşüyor olması

kaynak : pasif olma organı

homojen dergi 14. sayı

bazı yazıların başlıklarıyla bile merak uyandırdığı sayıdır.

umarım herkes benim gibi tek tek okuyordur tüm yazılanları. bu günlerde böyle içeriklere fazlasıyla ihtiyacımız olduğunu düşünürsek tam zamanında çıktı sayı diyebiliriz.

bir sonraki sayıda yazar sayımız da artar umarım.

eurovision 2020

çocukluğumdan beri severek izlediğim bu yarışmayı canlı izleme hayalimin neredeyse gerçek olacağı bu seneki etkinliğiydi. bu sene belçika'ya taşınmıştım ve yarışma da rotterdam'da. bir / bir buçuk saatlik yol. ama virüs yüzünden, tehlike geçti deseler de katılmamaya karar verdim. küçük bir hayalim gerçek olacaktı. ama olamayacak , belki seneye gerçek olur.

neyse...
iki üç favorim var, gerisi gene faso fiso.
bulgaria / tears getting sober
greece / super girl
denmark / yes
germany / violet thing
russia / uno

pişik

alınan kilolarla birlikte bedavadan gelen beladir. düzenli olarak olduğumdur. her gün duş alan ve sürekli iç çamaşır değiştiren birisi olsam da sürekli hareket halinde olduğum için olup durduğumdur. çok can yakan, aşırı yanma yapandır. bıktığımdır. belçika gibi soğuk bir memlekette nasıl olduğumu anlayamadığımdır.

aşk ı memnu

yayınlandığı dönemde hiç izlemediğim ancak izlemeye bir kaç ay önce başladığım ve az önce final bölümünü bitirdiğim dizidir. türk yapımları içerisinde bu kadar geç izlediğime pişman edecek bir esermiş.

not: bu entry gözyaşları içinde yazılmıştır. yüreğim parça pinçik şuanda...

9 şubat istanbul ayı sözlük zirvesi

sözlüğün son zirveci yazarı gibi hissettim kendimi. son bir iki zirve benim düzenlediğimdi. ki bu sayede çok güzel insanlarla tanıştım. sonuncusu eurovision zirvesiydi. yenisi geldi bile, mayısta 2020 eurovision var. bir sıkıntı çıkmazsa bu sene hollanda'dakine gideceğim. türkiye'den ayrılmamış olsam direk bu sene için de bir tane daha düzenlerdim. benim anlamadığım, kolay bir şey olmasına ve istek olmasına rağmen kimsenin düzenlememesidir. bakarsınız belçika'da düzenlerim bir tane ayı sözlük zirvesi ona gelirsiniz olmaz mı tontişler?

2020 yılından beklentiler

2019 yılı kendimi çok severek geçirdiğim bir yıl oldu. bu da hem kendimi hem de çevremdeki insanları mutlu etmeme yetti. 2020'de kendimi daha çok sevip daha da mutlu olmayı ve etmeyi umuyorum. herkesin de en önce kendini sevemeyi başarabilmesini umuyorum.

tek gecelik ilişki

bazen bu ilişki türüne tecavüz muamelesi yapıldığını düşündüğüm ikili veya daha çoklu insan ilişkisidir.

duygusal bir bağ kurmak istemeyen kişiler, başta fiziksel olmak üzere farklı konularda ilgilerini çeken kişilerle sadece cinsel deneyimler yaşamak istiyor olabilir. bunu da zoraki olmayan yollarla yaptıklarında bu neden problem oluşturan bir şeye dönüşür anlamıyorum. sanki partner ya da partnerlere tecavüz ediliyormuş edasıyla durumdan bir mağduriyet yaratılmaya çalışılıyor. kimseyi istemediği bir şeye maruz bırakmayan bir ilişki ise yaşanan,kimsenin bundan bir acı, üzüntü, elem, keder, mağduriyet, aşağılık kompleksi hissiyati çıkartmasına mahal yok.

gürültü kirliliği

bu tamlamayı duyduğumda aklıma artık sadece minibüsçülerin geldiği negatif ses oluşumudur.

uzlaşı yanlısı olan ben, yolcu çekmek adına farazi şekilde basılan her kornada aracın camını çerçevesini indiresim, şoförünü çöpe atasım geliyor.

belçika

hayatımın "sil baştan" seçeneğidir, sıfır noktasıdır, yeni yuvamdır. yıllardır istediğim tüm bağlarından arınma, her şeyi ve herkesi geride bırakarak saf özgürlüğün hissiyle her şeye yeniden başlama hayalime kavuşacağım yerdir.

zaten özleme duygusu olmayan bir insan olarak arkamda bıraktıklarımdan üzüntü duymayacağımı bilerek gidiyorum. gelmişimi geçmişimi, anılarımı, sevinçlerimi üzüntülerimi, iyi ki ve keşkelerimi, herkesi ve her şeyi bırakarak, geleceğimi yanıma alarak büyük umutlarla gidiyorum. gerçek beni asla ama asla anlayamayacak ailemin, bir kaç esaslı dost dışında sadece yargılamaya odaklı,empati, hoşgörü ve nezaket yoksunu çevremin ve gidişatından hiç hoşlanmadığım toplumun beni istediğim hayatı yaşamama engel olan bağlarından koparak gidiyorum.

gelecekte neler olur bilmiyorum ama geri dönmek zorunda kalmamayı umarak gidiyorum. belçika'da dilediğim yaşama kavuşabilmek dileğiyle gidiyorum.

istanbul

içinde yaşamayı çok sevdiğim ancak son bir yıldır yolların, araba -otobüslerin- tüm toplu taşıma araçlarının, binaların, kaldırımların , cafe-restaurantlarin dolup taşması ve artık a noktasından b noktasına gitmenin benim için sadece çileye dönmesi sebebiyle yaşamaktan eskisi kadar zevk alamadığım şehirdir. neyseki çilem sona eriyor.
  • /
  • 41

cenazemde çalınmasını istediğim şarkılar

alizade - estafurla

"estağfirullah ne anlama gelir?
bu kelime, bağışlanma dilerim ve allah'ın merhametine sığınırım manasına gelir."

tam bir cenaze marşı.

amına koyayım

cinsiyetçi bir küfürdür.

illa küfretmek istiyorsanız götüne koyayım deyin bari.

kitap okumayan biriyle sevgili olmak

kitap okumak eyleminin sembolik bir şey olduğunu düşünecek olursak, kendisine hiç bir şey katmayacak birisiyle hayatını paylaşma çabası genelde büyük hüsran ile sonuçlanıyor.

biseksüel erkeklerin gayleri seks aracı olarak görüp kadınlara aşık olması

yalnız burda kendi aramızda bile birilerini genelliyor olmak ne kadar üzücü. lezbiyenler maskülen, gayler feminendir stereotypeından farksız bu genelleme.

çirkin gaylere tavsiyeler

çirkin erkek yoktur az efekt vardır.

homojen dergi 14. sayı

yazıları tamamiyle okudum. herkesin eline sağlık.

homojen dergi 14. sayı

iyi oldu okuyacak bir şey arıyordum artık var kaliteli bir. dergi.

homojen dergi 14. sayı

homojen dergi'nin 14. sayısı ile yeniden karşınızdayız. emeği geçen tüm yazar arkadaşlara teşekkür ederim. homojen dergi ekibine katılmak isteyen yeni arkadaşları da bekliyoruz. bir mesaj kadar uzağınızdayız.

14. sayının tüm yazılarını bulabileceğiniz link aşağıda;

https://homojendergi.com/14-sayi/

tek tek yazılara bakacak olursak;

öteki mültecilerin haber yansımaları - lgbti mülteciler ve medya - pufidik
bora öztoprak röportajı - tunca tutkun
klasik arap edebiyatı'nda erkek erkek aşkı - muhammed furkan şahin
ayı sözlük itiraflar 10. bölüm - dark bear
bu hikaye kalbimin tek sahibine - vaveyla93
buzul çağı yeniden geliyor - panda
barış kömürcüoğlu röportajı - tunca tutkun
aslında anal seks gayler arasında sandığımız kadar yaygın değil .-. ürkek
cal ve thom'a karşı bir rüzgar var, ama onlara aşktan esiyorlar - eastsiders - hazineci
erkekler erkeklerden erkekliği öğreniyor - hazineci
fahişeliğin öbür yüzü ve iki film birden - hazineci
ütopyaların homojenliğine karşı foucault’nun heterotopyası .-. çıldırdım
bir zamanlar anadolu'da - imightbewrong
efza röportajı - hprs
küresel ısınma mı? dünyalıların atlattığı çok badireler var - yumuklusucurta
broadway’in dahi çocuğu harvey fierstein - merve gezen
çavdar tarlasında çocuklar ya da sahtekârlar - vaveyla93
son akşam yemeği - hprs
yapraklı deniz ejderi 2. bölüm sevgiliyle aynı evde yaşamak - nstrgt
tunca'nın müzik kutusu - 2019 yılının en'leri - tunca tutkun
alışveriş kültürü edinirken kazanılması gereken hassasiyetler - nstrgt
akne nedir "gençlerin korkulu rüyası acne vulgaris" - drmurti
sedef hastalığı nedir, ne değildir? (psoriasis) - drmurti

mutluluğun çaresinin okul bitirmemek ve evlilik olması

bilgili ve farkındalık sahibi biri olmazsan sorunların da olamaz hayattan isteyeceğin şey sınırlıdır ve bunu bilerek yaşarsın.elindekiyle yetinirsin.aç kalmadığında bile mutlusundur.düşününce gayet mantıklı.belkide olay sadece mutlu olmak değildir.hayata anlam katan tek kriter mutlulukmu.kesinlikle değil.bir tarafta halinden mutlu olmak zorunda olan elindekiyle yetinmek zorunda olan bir insan var bu sadece bir savunma mekanizması bile olabilir.öbür tarafta ise kendisini yetiştirmiş ,geliştirmiş daha fazlasını elde edebileceğini bilen seçenekleri olduğu için mutlu görünmek zorunda hissetmeyen ve bunu özgüvenli bir şekilde söyleyen bir insan var.fark burada bence.

ayı sözlük yazarlarının profilleri

Toplam entry sayısı: 806

pasif bir direnis

yukarıdakilerin tamamına ters düşecek ama ben yazar arkadaşımıza nedense kayıt olduğum günden beri en çok önyargı topladığım kişi diyerek başlayacağım. altını çiziyorum kendisini tanımadan bende oluşan önyargılar yığını var bunlar sadece teorik iddialar olarak sıralanacak. dolu dolu yazdığını düşünmüyorum bu yüzden fırtına öncesi sessizlik savının üzerini çizdim, çok aktif olduğu doğru ama sürekli kendi açtığı başlıklarda yazıyor gibi geliyor, başlıklara bakıyorum devamını getiren kimse yine çoğu zaman yok, getiren üç beş kişi de yine karşılıklı pohpohlaştığına inandığım sabit yazarlar. alternatif yazdığı çok şey göremedim çünkü yazdıkları hep aynı tonda ilerliyor ve çizgi olarak çoktan tekrara düşmüş gibi geliyor. girdisini görünce kesin yine okunacak bir şey yazdı demeyi çok istiyorum ama şimdilik bu sefer önyargılarım yıkılacak mi acaba diye okuyorum ki bu negatif bir yaklaşım dahi olsa sonuç olarak merakla takip ediyorum. bu kesinlikle karalama kampanyası değil dediğim gibi kim olduğuna dair hiçbir fikrim yok. iletişim dahi kurmadık, bu yazdıklarım belki çok eksi tepki alacak bilemiyorum ama dediğim gibi bende istemsiz oluşan önyargıları belirtmek istedim ki içimde kalmasın. nefret etmediğim ama sevmeyi çok istediğim bri yazar. başarılar diler saygılar sunarım.

aşık olmak

adam game of thrones dizisindeki night king gibi ölüyü diriltti be daha ne yapsın!

sevgi neydi? sevgi emmekti. aman emekti. bütün emeklerim feda olsun sana.

9 şubat istanbul ayı sözlük zirvesi

bir kaç fire dışında herkes geldi hatta yazmayıp gelenler ayrıca sevindirdi. kalp kalp kalp. gelmeyenler kudursun.

18 mayıs 2019 ayı sözlük eurovision zirvesi

kızlaaaar yeni bir zirve ile yine karşınızdayım. kesin katılacağını bildirenlerin sayısına göre olur diyorum. kalabalık bir sayıya ulaşırsak bir mekan belirlenir şuan için neresi bilemiyorum ama halledilir. üç beş kişiyle kalırsak da birimizin evinde falan olur en kötü ihtimal. benim kapılar sonuna kadar açık. evin kapıları yani. bence bi düşünün ona göre hareket edelim derim.

(bkz:eurovision 2019)

kesinleşmiş mekan: rosso cafe ve karaoke bar
katip mustafa çelebi mahallesi, ayhan ışık sk. no:8, 34435 beyoğlu/istanbul

saat :19:00'da orada olalım, 20:00 da başlıyor diye biliyorum. netlesince yine guncellerim bakarak olun.

sözlük yazarlarının durum güncellemeleri

bu başlığı ortaya çıkarmak istedim çünkü sözlük içinde en görmeyi sevmediğim şey ; hayatlarındaki ve günlük yaşamlarındaki otu boku başlık halinde durum güncellemesi gibi buraya sıçan yazarlar. değerlendirme yapabilen yazarlardan ricam son zamanlarda girilen başlıklara içeriklerine ve girilen girdi sayısına baksınlar. adeta kişi veya kişilerin can sıkıntısını giderme, içini boşaltmak için kullandığı bir kap görevi gören,çoğunlukla bel altı olup anlam barındırmayan, kalabalık oluşturan adeta çöplük yerine dönmüş bir hali var başlıkların. editör olarak çalıştığım süre boyunca sadece başlıklar ve girdilerdeki yazım hatalarını düzeltmek,benzer başlıklar açıldıysa oraya yönlendirip tekrara düşmemizi önlemeye çalışmak, gelen şikayet mesajlarını kontrol etmek istemedim. sözlüğe ziyarete gelenlerin heteroseksüel ve homoseksüel bireyler olarak bir araya gelerek oluşturduğu bu platformda bel altı zırvaların çoğunlukta olup sadece bir iki girdi ile sayfa dolduran başlıklardan ibaret olduğunu düşünmelerini istemiyorum.bizi sadece cinsellikten ibaret detaylar olarak görmelerini istemedim. başlıkların bir iki girdi ile kalmayarak, herkesin bir şeyler yazmak isteyeceği,paylaşabilecek bir şeyler bulabildiği içerikler üretilsin istiyorum. kimse kimsenin özgürlüğünü kısıtlamak niyetinde değil,olamaz,olmamalı da. ama burası da beynimizin tuvalet alanı olmamalı, akıp başka beyinlerle karıştığı yer olmalı. her şeyin bir usulu vardır.yemenin,içmenin,oturup kalkmanın,gülmenin eğlenmenin hatta ağlamanın. her şeyin.... sözlüğün de sözlükte yazar olmanın da.... bunu bilmiyorsak önce bunu öğrenelim lütfen.

18 mayıs 2019 ayı sözlük eurovision zirvesi

kızlaaaar yeni bir zirve ile yine karşınızdayım. kesin katılacağını bildirenlerin sayısına göre olur diyorum. kalabalık bir sayıya ulaşırsak bir mekan belirlenir şuan için neresi bilemiyorum ama halledilir. üç beş kişiyle kalırsak da birimizin evinde falan olur en kötü ihtimal. benim kapılar sonuna kadar açık. evin kapıları yani. bence bi düşünün ona göre hareket edelim derim.

(bkz:eurovision 2019)

kesinleşmiş mekan: rosso cafe ve karaoke bar
katip mustafa çelebi mahallesi, ayhan ışık sk. no:8, 34435 beyoğlu/istanbul

saat :19:00'da orada olalım, 20:00 da başlıyor diye biliyorum. netlesince yine guncellerim bakarak olun.

pasif bir direnis

yukarıdakilerin tamamına ters düşecek ama ben yazar arkadaşımıza nedense kayıt olduğum günden beri en çok önyargı topladığım kişi diyerek başlayacağım. altını çiziyorum kendisini tanımadan bende oluşan önyargılar yığını var bunlar sadece teorik iddialar olarak sıralanacak. dolu dolu yazdığını düşünmüyorum bu yüzden fırtına öncesi sessizlik savının üzerini çizdim, çok aktif olduğu doğru ama sürekli kendi açtığı başlıklarda yazıyor gibi geliyor, başlıklara bakıyorum devamını getiren kimse yine çoğu zaman yok, getiren üç beş kişi de yine karşılıklı pohpohlaştığına inandığım sabit yazarlar. alternatif yazdığı çok şey göremedim çünkü yazdıkları hep aynı tonda ilerliyor ve çizgi olarak çoktan tekrara düşmüş gibi geliyor. girdisini görünce kesin yine okunacak bir şey yazdı demeyi çok istiyorum ama şimdilik bu sefer önyargılarım yıkılacak mi acaba diye okuyorum ki bu negatif bir yaklaşım dahi olsa sonuç olarak merakla takip ediyorum. bu kesinlikle karalama kampanyası değil dediğim gibi kim olduğuna dair hiçbir fikrim yok. iletişim dahi kurmadık, bu yazdıklarım belki çok eksi tepki alacak bilemiyorum ama dediğim gibi bende istemsiz oluşan önyargıları belirtmek istedim ki içimde kalmasın. nefret etmediğim ama sevmeyi çok istediğim bri yazar. başarılar diler saygılar sunarım.

iki eksi yeyince zırıl zırıl ağlayan yazar

sorun bence eksi yemek değil. kimsenin eksi oy vermesinde bir yanlışlık yok. oy verme sistemi bunun için. beğenmediğin bir içeriği belli etmen için. ama insani rahatsız eden şey bunun suistimal edilmesi.

sırf sevmediği için sürekli eksi oy vererek karşı tarafı rahatsız etmeye çalışmak acizlikten başka bir şey degildir . sorununu iletişim kurup konuşarak çözmeyi beceremiyorsan görmezden gelirsin, ama yok illa it dalasina gireceğim diye elinden başka bir şey gelmedigi için eksi oy butonuna abaniyorsan da yazar kardeş kusura bakma ama sürekli eksileyen beyni gelişmemiş depresif bir mal değneği olmak dışında bir özelliğin yok demektir.

sözlük yazarlarının çocuklukları

sürekli uğradığı zorbalıklardan dolayı yalnız kalmak için çok çabalayan bir çocuktum. içine kapanık ama yakın çevresine de bir o kadar da neşeli ve sevgi saçan, kibar, efendi, uysal ve azıcık çok bilmiş bir çocuktum. burnumun üzerinde belli olan bir damar vardı(sonrasında kayboldu), ve kaküllü saç kesimim olurdu hep. bu ikisinin birleşimiyle efemine bir görüntüm olmuş olmalı ki bazı oğlanlar sen kız mısın erkek mi diye sorardı. kırılırdım. o yüzden çocuklarla çok konuşmak istemezdim. kızlar böyle şeyleri umursamıyordu. bu yüzden onların yanında daha rahat hissediyor olduğum için daha önce de #398412 nolu entry'mde bahsettiğim sebeplerle belirttiğim gibi kızlarla oynardım. o aileleri tarafından kibarlık ve nezaket öğretilmemiş geleceğin budalalarının itiş kakışları da hiç bitmiyordu ve ben gücümün onlara yetmeyeceğini biliyordum.bir de şimdiki gibi 80 85 kiloluk bir ekmek hamuru değilim o zamanlar. cılız mı cılız bir çocuk. üflesen devrilecek yani. kaba kuvveti sıfırın altında bilmem kaç. bu yüzden daima sevilen kişi olmayı bir şekilde becerdim ve herkesi döven çocuklar bazen bana kızsa bile dokunmazlardı. ben yumruğumu değil aklımı kullanıyordum. bu da beni daha güçlü kılıyordu aslında. neyse onlardan uzak durup kızlarla oynuyorum diye oğlanlar burada da rahat vermeyip bu defa da "kız enes" ,"top enes" diyerek dalga geçip zorbalık ederlerdi. hal böyle olunca kızlarla da oynamayı bırakıp dışarı çıkmamaya başladım. neyse ki küçük olmama rağmen eve bilgisayar almıştık da ben evde sıkılmamı engelleyecek bilgisayar oyunları oynuyor ve dışarı çıkma ihtiyacı hissetmiyordum. en azından bu şekilde kimse benimle hiçbir şekilde dalga geçip canımı sıkamıyordu hiç kimse. canımı sıkan o zevzek ve gerzek çocuklarla okul dışında bir arada olmak ve onları görmek zorunda değildim artık. sonunda istediğim yalnız kalmaya sahiptim. ama içimde birikmiş bir sürü kırgınlık ve üzüntü vardı. bu kadar duyguyla ne yapacağımı bilemediğim için yazarak içimi dökmeye başladım ve yazılar yazma serüvenim. ayrıca iyi kötü bir şeyler de çizmeyi seviyordum. kompozisyonlar, hikayeler yazıyor, resim yapıyordum. yazdıkça, çizdikçe rahatlıyordum. bu konuda kendimi geliştirdim ve yarışmalara katılmaya başladım. katıldığım yarışmalarda hep birinci oldum ve ne ihtiyacım varsa ya da ne istiyorsam kazandığım ödül paralarıyla, altınlarla almaya başladım veyahut istediğim şeyi ödül olarak veren yarışmaları bulup onlara katılmaya başladım. kalemim hem öğretmenlerim hem müdürüm hem de arkadaşlarım tarafından çok beğeniliyordu ve bu başarıların verdiği gazla sinema yazarlığı okumak istiyordum ama ailemin memur kafasıyla düşünen zihniyetleri buna müsaade etmedi. yeteneğimi rafa kaldırmak zorunda kaldım. sonrası ise klasik şekilde gelişen türk gencinin hayat mücadelesi. ama öyle de ya da böyle, ben hep kendimce bazı şeyleri başarırken onlar erkek olmaya devam ettiler. şimdi onların bazısı uyuşturucu bataklığında kendini heba ediyor, bazıları ipsiz sapsız, bazıları hala işe yaramaz. erkeklikleri bir işe yaramadı yani. ben ise onların inandıklarının ve onların aksine erkek olarak gördükleri kişilerin sahip olduğu tüm sorumluluklara sahip mutlu bir hayata sahibim çok şükür. bu yüzden insanlar çocuklarına cinsiyet dayatmalarını erkek dediğin şöyledir kadın dediğin böyledir diye öncelikli göstermek yerine insan olmayı ve iyi kötü insan ayrımına dikkat etmeyi öğütlererse belki daha huzurlu bir geleceğin zemini atılmış olur. saygılar.

edit: cinsel kimliğim ile alakalı olarak her zaman kendimin farkında idim. ilkokulda bile biliyordum. kızlarla iyi anlaşsam da onlardan hoşlanmıyordum. ama etrafımda hiç erkeklerden hoşlanan erkek yoktu bu yüzden söyleyemiyordum kimseye. sonrasında uğradığım hakaretler sebebiyle bu şekilde kimsenin beni sevmeyeceğini, nefret edeceğini ve dışlayacağını anladığım için erkeklerden uzak durdum biraz da aslına bakarsanız. ama hiç itiraz etmedim kendime. kızlardan hoşlanmak için zorlamadım kendimi. hep barışıktım kendimle. sadece dışlanmak kırıcıydı.

13 nisan 2019 ayı sözlük ankara zirvesi

-keşke istanbul'da da yapılsa dediğim zirvedir.
-istanbulda olduğumdan katılamayacağım zirvedir.
-neden hiç istanbul'da zirve düzenlenmiyor?
-ankara'da olsam kesin katılırdım dediğim zirvedir.

(bkz: kullanmak için can atılan replikler)

hep ankaralılar istanbul zirve başlıklarına yazıyordu, özeniyordum. oohhh, rahatladım.

başlıklara ben benimdir o ben oluyorum diye yazıp duran yazar

bir özellik belirten her başlığa, kendi cümlelerini kullanarak özgün anlatımıyla tanım girmek veya konuyu yorumlamak yerine kendini dünyaya tanıtmaya ant içmişçesine o başlıkta bahsi geçen özelliğin onda da olduğunu herkes bilsin isteyen yazardır. üç girdisinden birisi içinde "ben de bu kişilerden biriyim, biliyor muydunuz?" anlamı taşıyan"ben","bkz:ben","ben oluyorum", "bu benim" benzeri bilumum örneklere denk geleceğiniz, dolayısıyla ben merkezli, muhtemelen de ilgi orospusu olan yazardır.

salaş meyhanedeki yorgo

açtığı başlıkların aşırı spesifik konular olmasının inanilmaz hoşuma gittiği yazardir. her gün yeni bir bilgi sayfaları gibidir adeta. yazdıkları da fena değil. okunur bu okunur.

sözlük yazarlarının durum güncellemeleri

bu başlığı ortaya çıkarmak istedim çünkü sözlük içinde en görmeyi sevmediğim şey ; hayatlarındaki ve günlük yaşamlarındaki otu boku başlık halinde durum güncellemesi gibi buraya sıçan yazarlar. değerlendirme yapabilen yazarlardan ricam son zamanlarda girilen başlıklara içeriklerine ve girilen girdi sayısına baksınlar. adeta kişi veya kişilerin can sıkıntısını giderme, içini boşaltmak için kullandığı bir kap görevi gören,çoğunlukla bel altı olup anlam barındırmayan, kalabalık oluşturan adeta çöplük yerine dönmüş bir hali var başlıkların. editör olarak çalıştığım süre boyunca sadece başlıklar ve girdilerdeki yazım hatalarını düzeltmek,benzer başlıklar açıldıysa oraya yönlendirip tekrara düşmemizi önlemeye çalışmak, gelen şikayet mesajlarını kontrol etmek istemedim. sözlüğe ziyarete gelenlerin heteroseksüel ve homoseksüel bireyler olarak bir araya gelerek oluşturduğu bu platformda bel altı zırvaların çoğunlukta olup sadece bir iki girdi ile sayfa dolduran başlıklardan ibaret olduğunu düşünmelerini istemiyorum.bizi sadece cinsellikten ibaret detaylar olarak görmelerini istemedim. başlıkların bir iki girdi ile kalmayarak, herkesin bir şeyler yazmak isteyeceği,paylaşabilecek bir şeyler bulabildiği içerikler üretilsin istiyorum. kimse kimsenin özgürlüğünü kısıtlamak niyetinde değil,olamaz,olmamalı da. ama burası da beynimizin tuvalet alanı olmamalı, akıp başka beyinlerle karıştığı yer olmalı. her şeyin bir usulu vardır.yemenin,içmenin,oturup kalkmanın,gülmenin eğlenmenin hatta ağlamanın. her şeyin.... sözlüğün de sözlükte yazar olmanın da.... bunu bilmiyorsak önce bunu öğrenelim lütfen.

berber dayaması

oldukca hoş olan berberimin, traşı gereğinden fazla uzatarak elimin olduğu yeri hizalayarak alenen bastırarak yaptığı eylemdir. elim koltukla berberin bastırdığı yerinin arasında baya baya sıkıştığı için çekemediğim ama çekmeyi de beğenim doğrultusunda istemediğim için hoşuma giden küçük aksiyondur.

evli bir erkekle ilişki yaşamak

kalede kaleci var diye gol atmayacak mıyız?