gazap üzümleri

ilk defa amerika halkını bu kadar çok sevdiğim, sempati duyduğum, acısını paylaştığım kitap, kapitalizmi ekonomi profesörlerinden daha iyi anlatan kitapta, bazen nefreti, bazen gözyaşlarını iliklerinize kadar hissettiriyor, 1930lar amerikasında yerlerinden edilen, hayatta kalmaya çalışan üç milyon amerikalıdan sadece birkaçının hikayesi
kitabın yazarı john steinbeck'e sonsuz bir minnetle içtenlikle şükran duymamak elde değil
hic bir kitap bittiğinde beni bu kadar derinden sarsmamistir. küçüklükten beri amerika'ya olan hayranligimi yerle bir etmiştir. yollarinda yurumenin bile bana inanılmaz haz vereceğini dusundugum amerika'nin o yollarinda ne acılar, ne çileler cekildigini bütün çıplaklığıyla hissettirmiştir. bu kitabin yasaklanmış olduğunu ogrendigimde ayni etkiyi bir tek bende bırakmadığını anladim. steinbeck'e bu harika eseri bize sunduğu icin büyük minnet duyuyorum... bir de eserin bana gore en altı cizilesi cümlesi; gazap üzümleri insanların ruhlarinda olgunlasiyor, bağbozumu yaklaşıyor...