oğluna okul pantolonu alamadığı için intihar eden baba

olayı sadece okul pantolonuna indirgememek gerek.o baba evine ve çocuklarına alması gereken daha neleri alamadı bu yıl acabada son darbeyi okul pantolonu vurdu.insanları seçim sürecinde bize oy verin seçimden sonra herşeyi düzelteceğiz vaadiyle kandıranlar verdikleri sözlerin kılıfını amerika ya diktirdiler.ama gerçekler acı bir şekilde ortaya çıkıp inkar edilen krizi resmileştiriyor böyle işte.
türkiye'deki insanların geçim sıkıntılarının üstesinden bir türlü gelememesi ve akbabaların esiri olup borçluyken borçlarını ödemek adına daha çok ve yeni borçlanmalara maruz kalması kadar da acı bir şey yok. etinin kemiğinin son proteinine kadar bankalar,tefeciler ve devlet tarafından emilmeside bu ani mantıksız kararı tetikliyor tabi...
''mesai ve hafta bitimi olmasına rağmen 2 saat içerisinde konuyu araştırdığını iddia eden valilik, intiharın psikolojik olduğunu, maddi nedenlere dayanmadığını söyledi.''lütfettiniz mına koyayım araştırarak.ben inanamıyorum yada inanmak istemiyorum bunun basit bir bunalım olduğuna ve öyleyse bile bu bunalımı tetikleyen şeyinde maddi durumları olduğu o kadar açıkki bir baba ailesini bu denli yüz üstü bırakmaz.bırakacak adamda 'çocuklarıma bakamıyorsam niye yaşıyorum!'demez...bu ne yüzsüzlüktür nasıl bir yetkili böyle bir olay karşısında böyle adice bir açıklamada bulunabilir?!yardım taleplerinin sadece medyaya yansıyan kısmı karşılanıyor geçim sıkıntısı yaşayıp bir türlü yardım alamayan onlarca insan var...
ejder meyveli smoothie içerek okuduk başlığı değil mi? sonuçta amerika bizi kıskanıyor.
bir babanın acısını duyamayacak kadar huzurluyuz çünkü ülkede.