parası için sevilen zengin gay

bir keresinde partnerinde kol büyüklüğüne dikkat eden kişilerin kendilerini güvende hissetmediklerini ve güvenebilecekleri kişileri sevdiklerini okumuştum. çevremden gözlemlediğim kadarıyla bu yazının altına imzamı atabilirim. evet, bazı insanlar kendilerini güvende hissetmeyi seviyorlar.

yokluk içinde yetişmiş birisi paralı bir adamın yanında kendisini güvende hissediyorsa onu yargılayabilir miyiz? veya hayatı boyunca fiziksel şiddete maruz kalmış bir adam boksör sevgilisinin yanında mutluysa bu kötü bir şey mi? bu iki örnekteki boksörü ve zengin adamı eşit şartlarda varsayalım. ikisi de 40 yaşında ve çirkin olsunlar.

mesela tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan stephen hawking ikinci eşini kendisine aşık ettiğinde, bağladığın, çok mu güzeldi yoksa çok mu sağlıklıydı. kendisinin hastalığını biliyoruz. adam sadece zengin ve zeki.

bence burada önemli olan nokta, seviyorum diyen kişi daha iyisini bulunca gidiyor mu sorusunun cevabı. yani daha zengini çıkınca gider mi, daha güzeli çıkınca terk eder m, daha güçlüsü çıkınca çeker gider mi gibi soruların cevabı çok önemli.

yukarıda yazdıklarımı özetlemem gerekirse, kimse durduk yere sevilmez. kimisi kalbi için kimisi güzelliği için kimisi gücü için kimizi zekası için kimisi ise parası için sevilir. genelde

herkesin güzelliğe aşık olduğu şu materyalist dünyada birileri parayı sevmiş çok mu?
ileride olacağım kişi bu galiba.
e sormazlar mı adama sende mi onun için sevdin diye? e sormazlar mı adama neden gizliden fotoğraflar çekildin o lux araçta diye (hani ve-te-relerde de var hani)? onu barda, onu sokakta ve onu gerçek hayatta tanımadığın için oluyor bunlar hep. burda kendimi şansılı hissediyorum işte. kulaktan kulağa oynamayıp tavsiye üzerine tanımadım sevdiklerimi. bundan dolayı zengin avcılarınıda gözünden tanırım.(bkz: gold digger )