ortaokuldaki coğrafya bilgimize dayanarak iki kıta arasında ve yüksek rütbeli siyasilerimizin sıklıkla vurguladıkları üzere medeniyetler arasında muazzam bir köprü olduğunu bildiğimiz ve bununla övündügümüz güzel yurdumuzun bir başka konuda da köprü olduğunu öğrenmiş bulunmaktayız.
abd dışişleri bakanlığı'nın hazırladığı uluslararası uyuşturucu ticaretiyle ilgili son raporda türkiye "transit ülke" olarak anıldı.
raporda afyon, eroin, kokain gibi maddelerin türkiye'den avrupa ülkelerine sokulduğu, sentetik uyuşturucuların ise avrupadan ortadoğu ve afrika ülkelerine yine türkiye üzerinden ulaştırıldığı belirtildi.

akp döneminde özelleştirilmiş köprüdür ayrıcana.

(bkz: deli dumrul köprüsü)

ardından da, çoğu ülkeye komşudur, etrafı üç denizle çevrilidir, birçok limanı vardır, gibi şaşalı, abartılı sözler söylenir... ama sonunda demez ki "ama hiçbirinden doğru düzgün faydalanamıyoruz."

üzerinden geçenlerin haddi hesabı yoktur.

etrafında yangın çıkmış tahta köprü gibidir.

sırat köprüsü. orta doğudan avrupaya.

tüm köprülerde geçerli olan, yazık ki türkiye köprüsünde daha bir geçerlidir: " köprüyü geçene kadar ayıya dayı demek"

kavimler göçünden haçlı seferlerine, roma imparatorluğundan osmanlıya dek en hoyratça çiğnenen köprüdür.
o yüzden köprülüğü kalmamıştır.
laçkalaşmış ve başkalaşmış bir benzersiz-tanımsız yapıya dönüşmüştür...

vize istemeyecek kadar hoşgörülü olduğu için yol geçen hanına dönmüştür.

(bkz: türk misafirperverliği)

geçerken, bir tek vatandaşından para alan köprüdür.

yol geçen hanı olan köprüdür.

suriyeliler sağolsun artık konaklık görevi de görmektedir.