boş bir bakışla umursamadan yürümek

adeta havalılığın olmazsa olmazı.
hele saçlardaki boncuk, uzunca süredir karıştırarak aradığını sonunda bulduğunun göstergesidir
en sevdiğim yürüyüş çeşidi. öyle bi yürüyüş ki "buraların sahibi benim" der gibi. hatta bu yürüşün ismi bile var benim lugatımda: "ferhunde yürüşü"
ferhunde herhalde ferhunde yaprak dökümünde olan *
bir köpekle karşılaşana kadar sürecek eylem dattebayo.
işte bunu yapıyorum. genelde "sen yoksun" dedim veya "sende kimsin lan" dercesine göz dağı verdiğim insanlara. kimseyi sözle aşağılamam. zaten gerçek hayatta kimseyle tartışmaya bile girmem. ben tartışmaların adamı değilim. biliyorum birisiyle tartışsam o tartışmanın sonu o kişiyi hastanelik etmemle biter. bu yüzden sadece görmezden geliyorum. bunu ablam öğretmişti. başarmam çok zaman aldı. yürüyüp gidiyorum.

bazen sınıfta hoşlanmadığım birisi dalkavukluk etmek isterken veya anlamsız bir espri yaptığında da yapıyorum. boş bir bakışla kafamı çeviriyorum.
kulaklıkla mümkün ve değer olan.
anketçileri gördüğümde yaptığım davranış