hayattan rengi alın geri neyi kalır ki

adamı müzikten, renkten soğutan, reklam arasında zorunlu zap yaptıran, bu kadar da olmaz be kardeşim dedirten saçmalıktır.

(bkz: fahir atakoğlu)

(bkz: allahım sana geliyorum)
körlerin sıkıcı bir hayat yaşadığını empoze eden sakatfobik düşünce.
geriye karanlık kalır ama hayat devam eder. sesleri alın sessizlik kalır ama sessizliğin içinde de yaşar insan. kokuları alın, çiçekler kalır geriye. her ne kadar kokmasalar da gözalıcıdırlar her daim. tatları alin meyveler kalır yine dallarında. ama dokunmayı alırsanız hiçbir şey kalmaz geriye.. hayat dediğimiz şey dokunmaktır. hatta bildiğimiz anlamda hayatın olmadığı sonsuz uzaklıktaki gezegenlerde, soğuk kozmosta bile dokunma devam eder. şeylerin şeylere değmesi, dokunması, çarpması, parçalaması oluşturur hayat dediğimiz mucizeyi. dokunmaktan korkmayın birbirinize... dokunmak hayattır... çok mu felsefik oldu lan? dur bi cigara yakiim bari..
türkçe yanlışı olmakla birlikte*, görme engelli insanlara karşı ayrımcılığa yol açtığı gerekçesiyle yayından kaldırılmıştır ve çok da iyi olmuştur.
sözlerinin geriye ne kalır diye düzeltilmesi gereken reklam sloganı. malesef ekranlara yeniden dönmeye başlamıştır. üstelik bu sefer bonus olarak cırtlak sesli özcan deniz'de var.

(bkz: geldi yine tipini siktiğim)