kadınsı vs ayı

kadınsılık toplumumuzda olduğu kadar malesef bizim aramızda da tartışma konusudur. hatta çoğu zaman kadınsı tabirleri üstü kapalı bir aşağılama ünlemi olarak birbirimize dahi kullanıyoruz. sanki kadınsı tipleri görmezden gelmek özellikle de ayı olmanın getirdiği doğal bir sonuçmuş gibi görülüp yaşanıp gidilmektedir. elbette bu söylediklerimi tüm ayılara mal etmek doğru değildir. fakat bizler erkek görünüşümüzle eşcinselliği çağırıştırmadığımız için korunaklı durumdayız. ama genel tavrın temellerinin bu olduğunu da inkar edemeyeyiz. ister kabul edin ister etmeyin ama kadınsı davranan ya da kadınlığı seçenler kadar cesaretli değiliz. öyle olsaydık kim ne derse desin lgbt kimliğimizi söylemekten çekinmezdik. bu da(bende dahil) bizim seçimimiz ne de olsa. çünkü ayılar haricindeki diğer lgbt bireyler haklarına sahip çıkmak için canla başla bu hayatta mücadele ediyorlar. kendi sosyal grubuma laf etmek hoşuma gitmiyor ama ben dahil çoğumuzun buna cesareti yok. çünkü onlar toplumda parmakla gösteriliyorlar ve saklansalar bile göze batıyorlar. bu nedenle kendi yaşamlarını korumak, kabul ettirmek için herkesdendaha çok savaşmak zorundalar.

kadınsı davranışları kimimiz geyiğine yapabilmektedir. hatta aynaya baktığında kendini katıksız erkek ve hetero gören feminenler bile vardır. ama gel gelelim mesele toplum önünde cereyan edince genelde no femme tavırlarını ilk sergileyenlerde, bu tür kadınsılar olabilmektedir. bu da ayrı bir tezattır. sözlüğün ilk kurulduğu zamanlarda no femme akımını destekleyen kimi yazarcanlar sayesinde bir hayli kan kaybetmişizdir. ay lı maylı konusmalarla süslü, feminen repliklerinin olduğu girdiler eksilenir hatta o kişiler rencide edilirdi. kimisi de bunu geyiğine yaptığını bildirip sözlük içinde hor görülmekten kurtulurdu. bunun olduğuna inanmayanlar, inkar edenler için arama butonu sebildir. özellikle de 2010 ve 2011 yıllarına bir göz atın derim


işin asıl boktan tarafıda deminden beri bahsettiğimiz gibi ötekiler arası bir tür hiyerarşi yaratmaktır. yani piramidin en altında kadınsılar, kadınlar, trans bireyler; ondan sonra lubunlar, sonra etnik eşcinseller ve en tepede de ayıların varolduğunu sanan bir mantık var. bu konuda yok diye tepinseniz dahi var malesef. fakat komedinin dik alası da benzer şeyleri hissedip, arzulayıp birbirimize tepeden bakmamızdır. neyseki bu tavırlar artık sözlüğümüzde bariz şekilde yok.hatta bazılarının aklı başına gelmiş ya da sözlükte artık bu ayrımcılığın hoş karşılanmayacağının farkına varıp ona göre davranıyorlardır.

çoğu zaman kadınsı kişileri bir eş, bir sevgili olarak görmemekle, iletişim kurmak arasındaki farkı tam olarak bilmiyoruz. kadınsı tavıra alışık olmayabiliriz. hatta bizim yaşam penceremize de aykırı olabilir. fakat! aynı ortamda bulunduğunuzda onları görmezden gelip ya da parmakla göstermeye de hakkınız yoktur. bu manada şundan da bahsetmeden edemeyeceğim. 1 kadınsı lubun dostum vardı. onunla aynı ortamdayken sanki kendi eşcinselliğiminde görünür olduğunu düşünüyordum. yani üzülerek söylüyorum ki malesef bu duyguyu bende yaşadım. fakat bunları düşünmüş olsam dahi kendime yapıldığı gibi bende onu ötekileştiremezdim. zamanla asıl endişe ettiğim şeyin onun kadınsılığı olmadığını anladım. çünkü ne zaman ağlayasım gelse kapısını çalabiliyordum. ne zaman isyan etsem ona içimi döküyordum. zamanla anladım ki benim asıl çekindiğim onun kadınsı lubun kimliği değildi. asıl tehlikeli olan şey; yüze gülen arkadan konuşan, ne istediğini bilemeyen, riyakar, her defasında herkesi suçlayan, kendini kaf dağında sanan, kirli ve zayıf karakterli insanlardı. kadın kimliği ile bir sorunum yoktu. sonra mı ne oldu. bu gururlu ayi(!)* bi boka cesaret edemeyip türkiyede kaldı. o ise isveçte hayat kurdu. kapiş? yani bu anlattığımda genellenemez. her kadınsı hak ettiği yaşama kavuşamıyor malesef ama bizden daha cesurlar. bunuda unutmayın.

herhangi bir pride'ta onları en önde görürsünüz. neredeyse hepsi gider pride'a. çünkü hakları olan yaşamı kabul ettirebilmek, bizimde ahkam kestiğimiz ama çekindiklerimizi görünür hale getimek, burdayız demek için pride'a giderler. biz ayılar bunları asla yapmıyoruz demekte ayıptır ama yaptığımız kısıtlı. hele hele türkiye bizi tanıyarak eşcinselliği anlamaya başlayacaksa bu çabalar onlarınkinin yanında kısıtlı. çünkü toplumda eşcinsel demek kadın demek ve biz bunun öyle olmadığını gösterebilen bir topluluğuz. bunun bir kimlik olduğunu daha somut anlatacabilecek bireyleriz.


not: ey ahali bahsi başlatıyorum bu entry en az 10 eksi alacak. 1'e 10 bahis başlamıştır.