nedense bizim hep bu gercek olmayanina denk geldigimiz, sayisi gercek olanindan fersah fersah cok olan, heryerde karsiniza cikabilecek namazli, niyazli, keserli, satirli, sopali, siddete egilimli, her an tahrik edilebilitesi yuksek ancak gercekligi hep bir onlar gercek degil kipliginde tartisilan, yapip ettikleri de yanina kar kalmis, arkasi kimi devletlerce kollanmis, cennete gidecegine kesin gozuyle bakan, kendisine bu emanin verildigine inanan, kalpsiz, vicdansiz, gozu kara ve capulcu transnasyonel kalabaligin mensubu. genelde cogul halde gezerler, yalniz olduklarinda korkak ve pisiktirlar, bunu kapatmak icin daha bir horozlanabilirler. barbaros şansal gibi tuysiklet ama herbirine kalben, zihnen ve insaniyeten bes basacak bir insana 10-15 kisi dalarlar, erkeklik de bundan baska nedir ki bu topraklarda,

bu gercek olmayani sayesinde uzak bir hayale ve yalana donusen 'gercek olaninin basina gelenleri bugun istihza ile aniyoruz: artik okul kapisindan kovulan kadinlari, zulumdur ve katiyetle haramdir diye ermeni soykirimina karsi cikan bu nedenle kovusturulan, kafir ilan edilen alimleri, pontuslu rum cocugunu evinde saklayan musluman komsulari, mevki mertebe icin mevcut iktidarin papagani kesilmeyenlerin sessizligini ve vakarini duymuyoruz. azalarak bitsinler desek de uc cocuk gaziyla cogaliyor cogaliyorlar.