ace of base

jonas berggren*, malin berggren* ve jenny berggren kardeşler ile ulf ekberg* tarafından kurulan isveç'in kısa süreli ama etkili abba'sı olmayı başarabilmiş grup. ilk albümleriyle avrupada bomba etkisi yaratmışlardır ki rekorlar kitabına girecek kadar hem de, ilk debutları olan happy nations 30 milyona yakın kopya satmıştır, peynir ekmek gibi deyimin amına koymuşlar resmen. grup bazında en çok satan debut olmuştu yamulmuyorsam. single olarak happy nation, don't turn around- bu parça nedense daha doğrusu tuğçe san'nın prenses şarkısı bu şarkıda az bir benzerlik gösterir benim için- yeni sürüme eklenmiş the sing ve ace of base'i ace of base yapan şarkı all that she want, bu şarkı tüm dünyayı kasıp kavurmuştur ama hiç biri türkiye kadar değildi muhakkak, 80lerde veya 90ların basında ergen olmuş bizler için büyük anlamı vardır, yamyam ingilizcemizle az mı uydurmadık kitabına, ooğ deh şivoınnzz, oo netşivontzz hatta oo bahçivan kızın adı neyde ve talihsiz kuşum aydın adaptesi oooo pek yaman, kızın adı zeynep gibi. sonra ikinci albüm the bridge geldi ki ace of base fırtınası durmadan esmeye devam ediyordu its a beautiful life oo ooo oooo diye diye, never gonna say im sorry* ve my déjà vu. üçüncü albümle fırtına hız kesmeye başladı maalesef flowers ile akıllar da güzel bir cruel summer bırakmışlardır. müzik piyasası acımasız olmuştu malum artık ace of base de bundan payını mı aldı ne oldu ondan sonrası dikiş tutmadı. da capo ile son şanslarını oynamaya ve bunu da cover ile, black'in wonderful life'nı seçerek. bence hoş bir cover olmuştu benim için. unspeakable'da aklımda kalmış bu albümden. evet artık böyle kaliteli euro pop yapan gruplar kalmadı. ama ace of base de kalmadı sanırım. araya ek olarak yayınlanmamış hold me şarkıları son dönemdeki en iyi şarkılarından biri olarak kalacak aklımda.
3 Entry Daha