cesar milan

national geographic deki "dog whisperer" yani köpeklere fısıldayan adam.
şimdi bu abimizin köpeklerle iletişimi zaten bilinen birşey ama asıl ilginç olan, sürekli söylediği ve "köpekleri besleyen şey içinizdeki enerjidir. o yüzden iç dünyanızdan dışarıya doğru sakin ve kararlı bir enerji yansıtmalısınız" şeklinde özetlenebilecek felsefesi, üniversitelerde davranış pskolojisi eğitimi veren akademisyenlerden tutun da, meditasyon ve spiritüel disiplinleri öğretmeye çalışan insanlar tarafından bile örnek gösterilmeye başlanmıştır.

aslında hepimizin varlığından haberdar olduğu ama adını koyamadığı, bizim "ilk izlenim" dediğimiz, daha entel takılanların "ayyhh, acayip bi aurası var onun yane tımaam mı" dediği, ya da "şeytan tüyü var oğlum bu çocukta" diye dillendirilen şey, aslında o insanın içindeki pozitif enerjinin etrafındaki diğer insanları da kucaklamasından başka birşey değildir. uzakdoğu düşünce sistemleri de binlerce yıldır aynı şeyi insanlara anlatabilmek için kıçını yırtmış ama cesar milan bunu köpeklerle iletişimde ustaca kullanarak insanlara öğretmiştir.

bir köpekle iletişim için gerçekten de sadece dışarı yansıttığınız enerji ve beden dilinden başka bir şey yoktur elinizde. biz insanlar ise kelimelerin arkasına saklarız gerçek düşüncelerimizi. gözümüzün içine baka baka yalan söyleriz. nefret ettiğimiz insanların bile kıçını yalar, buna da nezaket deriz. içimizdeki o enerjiyi de, daha sonraki bir öfke patlamasında kullanmak için içimizde saklarız.
3 Entry Daha