intihar etmemem için bir sebep söyle

uzun yıllardır dönem dönem intihar etmeyi düşünmüş biriyim. hiçbirisinde yapamadım. düşündüğüm intihar biçiminin beni bedensel olarak bir huzura götüreceğini hissetmiş olmama rağmen. yapamadım çünkü galiba beni üzenlere karşı yenik düşmek istemedim. çünkü onlar yaptıkları her kötülükte kendilerine hak görürken ben onların yaptıkları yüzünden kendi hayatımdan vazgeçmek istemedim. en son bir komşumuzun oğlu intihar etti. ve geride olanlara baktım. hayatın anlamını düşündüm. gidiyorsun ve hayat devam ediyor. iyi bile geldi bu duygu. önemli olduğumu düşünme durumum bitti böylelikle. ama yine edemedim. çünkü çocukluğumu hatırlıyorum. ve hayallerimi, umutlarımı. yaşamak ve onları gerçekleştirmek istiyorum. yakın zamanda geçmişte yaşadığım travmaların yarattığı stres, kaygı, geçmişten gelenler ve somut olana , bugüne etkileri beni mahvetti. çıkış yolum olduğunu düşünemiyor ve kimseye hiçbir şey anlatamıyordum. hala anlatamıyorum. ama bana yapılan zalimliği nasıl kendime yaptığımı farkettim. benim suçum olmadığını farkettim. yeni bir bilinç açıldı kafamda. sanki her ay, her gün yeni bir bilinçle geçmişin ağırlığı kafamda yoğunlaşırken bir yandan da etkisinden sıyrılıyorum. yavaş yavaş oluyor ama kendimi yeni baştan yaratıyormuşum gibi hissediyorum. yıllarca parça parça nasıl etkisinde kaldıysam olayların beni etkilediklerini farketmeden, şimdi farkederek yaşıyorum ama işin ilginci bu yoğunlaşmada bir yüzleşme ve kendimi daha bir dünyaya ait hissetme durumu gerçekleşiyor. bunun için çok mücadele ettim. en acı dolu hissettiğim zamanlarda kendimi sırf hayata dahil kılmak için kurslar mı dersin meditasyon yapmaya başlamak mı bilmediğim konularda birşeyler öğrenmeye çalışmak mı? sırf beynim artık acılardan başka alanlarda da düşünebilsin ve bir çıkış yolu bulsun diye. netice olarak mutluluğa ermedim ama kendimle ilgili yavaşça güçlenen bir doyuma ulaşıyorum. beni mutlu eden de bu.
daha dur. seni bu hale getiren insanlardan intikamını almadın.
başkaları üzerinde etkisi olucak ama skerler öylesini. gerçekten hayatta bir konu üstünde tam hissetmezsen, öteki taraf olsun olmasın, tatminata kavuşmadan, huzursuz bir anlık karardan gitme.

siktir et yalnızlığı, kalabalığı. git kendi başına kal bir gün, ormana kaç, kızılaya kaç, ye, iç, dertlerini anlatma. içini yaksın. onun acısıyla harlan, koş, yürü, dinle, söyle. dünyanın senden duyacağı çok şey var.
ölmeyip, sakat kalırsan o sevmediğin insanların bakımına muhtaç kalacaksın.
hiçbir dert için bunu yapmaya değmez. çünkü insanoğluna bağışlanan en büyük lütuf nedir?
unutmak!
sen ölünce olan bi tek sana oluyor. bombok insanlar bombok olmaya devam edecek. kimse hatırlamayacak seni. oh iyi bile oldu diyecekler. eğer bi değişikliğe yol açtığını sanıyorsan aldanıyorsun. sen öldün birkaç zabıt tutuldu. morgta teşhis edilip tutanaklara konu oldun o kadar. öldüğünle kaldın. varsa alabileceğin üç beş zevk ondan da mahrum kaldın. hiçliğinin içinde daha çok kederlenip yok olacaksın. keşkelerinin hiçbir faydası da olmayacak. o yüzden yaşa. zulüm bile olsa yaşa hayatı. hiç olmazsa hissedecek bir şeyin olur.
daha dün dünya ruh sağlığı farkındalık günüydü benim de psikonörolojik bir rahatsızlığım var. bu ara ve geçen sene yine aynı zamanlarda ciddi intihar düşüncelerim ortaya çıkmıştı. terapistimle görüştüğümde şunu söyledi; geçmişte yaptığın hatalar için şu anı ve geleceğini mahvetme. bu bana mantıklı geldi. o yüzden intihar düşünceniz varsa derhal yardım alın.
anadolu
...
öyle yıkma kendini,
öyle mahzun, öyle garip...
nerede olursan ol,
içerde, dışarda, derste, sırada,
yürü üstüne - üstüne,
tükür yüzüne celladın,
fırsatçının, fesatçının, hayının...
dayan kitap ile
dayan iş ile.
tırnak ile, diş ile,
umut ile, sevda ile, düş ile
dayan rüsva etme beni.
...
ahmet arif


burada halen paylaşım yapıyor olman bile aslında hayata bağlı olduğunu gösterir, iletişmek için, insanlardan duymak istediklerini okumak için buraya yazıyorsun. etmek isteseydin şimdiye dek davranırdın zaten dostum ama unutma ki hiçbir şey için hayattan vazgeçmeye değmez. hayatını güzelleştirmek de mutlu olmak da birazcık senin elinde, hayat gerçekten güzel
nasıl olsa ölecek olmanın, herkesin ölecek olduğunu bilmenin dayanılmaz hafifliğine tutunmak, kişideki ölme arzusunu baltalayabilir.
hınç cevabını verebileceğim başlık. intiharına sebep olan tüm olay ve kişilere onların kazandığını söylemek intihar kadar acı. onları bu şekilde mutlu etmeye değer mi, intikam mümkün değilse bile var olmaya devam etmek bile çok güzel bir karşılık
herkesin dertleri var, herkesin sorunlari var ve kimse kusursuz degil. o yuzden yasamaya, cabalamaya devam etmelisin. emin ol oldurmeyen sey guclendiriyor. bir gun gelecek olgunlasinca buna da gulup gececeksin.
bence yapma. ölürsün.
“yaşasaydı derdim ki: biraz sakinleş. önemli birisin sen. yeterince uzun yaşarsan hayat sana nasıl yaşayacağını öğretir.” tony bennett, amy
böyle rezil durumlara düşmemek için intihar etmemelisin.
orta derece depresyon hastası olarak kendi adıma diyebileceğim tek cümle şu;
"kendin için yapman gerekenler var"
büyük ihtimalle bir çoğumuzun kendimiz için yapması gereken çok şey var.bakış açısını kabullenme üzerine yoğunlaştırınca herşey çok daha "okay" oluyor.agrasyon değil içten ve sakin tepki verince karşında ki de anlayacak seni.8 saniye bekle ve de ki şuan noluyor ve ben neye tepki veriyorum? şuanı tartışın ballar geçmişi değil.sen bunu yaptın değil şuan sorun ne ve nasıl çözebiliriz?kendinizle bile bu şekilde diyalog kurun. sonunda o beğenmediğim kendimi sevmeye daha da önemlisi saygı duymaya başladım.
herkes sevilmeyi hak eder,sevilmemiş insan kötü insandır.
intihar etmemen için bir sebep yok intihar etmek için olduğu gibi.