prion'lar yanlış katlanmış proteinlerdir. normalde normal katlanmış olanları beyinde bulunur ama ne işe yaradığı belli değildir. eğer yanlış katlanmış protein, dışarıdan alınırsa bu protein dayanıklı olduğu için sinir sistemine kadar ulaşır ve diğer proteinlerin de yanlış katlanmasına neden olur. prion'dan kaynaklanan hastalıkların tedavisi mümkün değildir, sonuç her zaman ölümdür. bütün prion hastalıkları sinir sistemini hedefler. prion'dan kaynaklanan hastalıklara en bilinen örnek, deli dana hastalığıdır. beyin süngerimsi bir yapı alır bu hastalık sonucunda. etin prionlu olmasından korkuyorsanız eti iyice pişirmelisiniz. hatta bazen iyice pişirince bile ette kalıyormuş prion. prionlar virüslerden daha da tehlikelidir, çünkü canlı bile değildirler. yaptıkları bütün hastalıkların sonucu ölümdür. sinir sistemini hedef aldıkları için tedavi bile gerçekleşemez. hastalık ilk aşamalarında, yokmuş gibi davranır ama var olduğu anlaşılınca iş işten geçmiş olur. söylentilere göre bu hastalık, yamyamlık durumlarında ortaya çıkıyormuş. örneğin papua yeni gine'de görülen kuru hastalığı prion nedeni ile oluşan hastalıklara bir örnek. bu hastalık, yamyamlık geleneğini devam ettirenlerde daha çok rastlanıyormuş. tabi bu durum, kuru hastalığı olanların yenmesi ile sadece prionlu bireyin prionlarını alma şeklinde de olmuş olabilir belki. ki öyledir zaten. aynı şekilde ingiltere'de daha ucuz olsun diye kendi türlerinin etleri verilen danalarda da prion'a bağlı hastalık görülmüş. bu hastalık doğal olarak deli dana hastalığı. bir ara çok korkup çiğköfte bile yememiştim.

*