türkiye'de halkın aydınları aşağılaması

2 Entry Daha
18. yüzyıldan beri süregelen bir çatışmadır.
19. yüzyılda daha da ivmelenmiş ve hem osmanlı'nın hem de cumhuriyetin biçimlenmesinde etkili olmuştur.
hanedan dışından özgür bireylerin yetişmesini ve güçlenmesini sağlayan her siyasal görüşe düşman olan cahil kırsal kültür, kendi içerisinden çıkan aydınlarını hep elitizm ve sözde halk düşmanlığıyla suçlar. oysa, aydının görevidir halkının yanlışlarını ve eksiklerini gösterip sistemi düzeltmek. toplumların doğasında vardır. tıbbiye, mülkiye ve harbiyeden yetişen atalarımız hiçbirzaman elitist olmamıştır.
fakat, okumamış köylü kitle, kendi kompleksleri, yetersizlikleri ve geleneksel çıkarlarını koruma içgüdüsü nedenleriyle jön türkleri, ittihatçıları, meşrutiyetçileri, cumhuriyetçi kadroları, solcuları, sanatçıları,...vb. tüm öz ürünlerini lanetlemiştir!
nitekim, daha osmanlıyı tanıyamadan ve "padişah hayranlığına dayalı bir arkaik zavallılık"la cumhuriyetin kazanımlarının bile farkında olamayan bu cahil-gafil zihniyet, "karşı devrim" hırsının temelinde yatan ve günümüz " türkiye cehennemi"ni doğuran güçtür.

"filizkıran", "aydınboğan",..vb sıfatları hakeden bu zihniyet, sürekli olarak şakşakçı, tasvipçi ve yalaka nesiller istemektedir! oysa bir filizin görevi, köklerinin ve dallarının arkasından gitmek değil, doğrudan güneşe ulaştıracak farklı yönlere koşmaktır!

bilimi ve bilime dayalı gelişmeyi reddeden ve kendini eleştiren aydınlarını dinlemeyen tüm uyduruk toplumlar, 5 şiddetindeki depremlerde yok olan kentleriyle, erozyon ve ormansızlık kaynaklı susuzluklarla, her yıl onbinlerce can alan trafik terörüyle, yaygınlaşan kanser vakalarıyla, gelir dağılımındaki adaletsizlik nedeniyle kötü beslenerek büyüyen hastalıklı nesillerle, yetersiz hastaneler ve uyduruk okullarla,...vb. rezilliklerle, bunun bedelini eşek gibi ödemektedir ve ödeyecektir de!!!!!!
6 Entry Daha