bu durum daha çok başka bir yazar ile mesajlaşmaktan kaynaklanıyor. ben diyim ...

herkese olmasa da çoğu kadına ve erkeğe çok yakışıyor.
fakat halka hızma bulmak çok zor bir mesele. hele ki işlemeli halka bulmak imkansız.

ismim altına dark bear yorum yapınca benim de kalbim çarpmadı değil hani. meğersem prosedürmüş, komiteymiş.
naledolsun bu hayat, naledolsun sevgime asdfghjk.
iyi ki gelmişim. geç oldu ama olsun.

keşke o çocuklardan biri de ben olsaydım.
neyse artık çok geç.

daha çok ebeveynlerde gelişen bir durum.
dövme yaptırmak istediğimi anneme söylediğimde psikolojin mi bozuk demişti.
dövme yaptırmak=psikolojik soruni kendini jiletleyen insan demek canına yandığım aileler için.
saçmalık.

yani güzel kelimeler varken neden bir "rol" dayatılıyor ki kadına.
"karıcım" bir kelimeden ziyade bir roldür. bize dayatılan toplumsal rolümüz. çünkü artık kelimelerimiz kesinlikle masum değil.
bana bu şekilde seslenen bir partnerden tez zamanda ayrılırdım ben.

bana arkadaş oluyor diyorum ben. yalnızım asdfghjk

kadının söz hakkı olmadığı, değersizleştirildiği, zekasının ve bedeninin aşağılandığı, bir mal-"sahiplenilecek" bir eşya olarak görüldüğü bir toplumda ne yazık ki sürdürülen geleneklerden biri. aslında sürdürülen gelenek de değil keşke öyle olsa. "sürdürülen bu iğrenç-eril zihniyet."
neden "kadın istenilir"? neden adı "kız istemek"tir?
neden "erkek istemek" diye bir şey yok o zaman?
çünkü kadın bu zihniyete göre, erkek için vardır. baba için abiler için bir sahiplenme objesidir. onlar ise kadının herşeyi hakkında hakkında karar verecek merciiler!. çünkü kadın ne yaparsa yapsın onlara danışmak zorundadır. kendi kendine karar veremez. "kendi aklı yetmez çünkü"..
yıkılsın bu zihniyet.

homofobi, tedavi edilmesi gereken bir toplum hastalığıdır.

kendi özüne yabancılaşan bir insanın, diğer insanlar için samimi olarak mücadele edebileceğini düşünmüyorum.
mücadele, önce öz benliğini fark etme ve anlamlandırma ile başlar. sonra diğer benliklerle buluşarak büyür.

evet eşcinsellik bir cinsel yönelimdir tıpkı heteroseksüellik gibi. ne yazık ki homofobik bir toplum zihniyeti içerisinde nefes almaya çalıştığımızdan, eşcinselliği veya diğer cinsel yönelimleri açıklamak ve hastalık olmadıklarını belirtmek için ne yazık ki heteroseksüellik üzerinden giderek açıklamaya çalışıyoruz. insanlara bunu açıklayabilmek için, en temel özelliklerimizden birisi olan "empati duygusu" üzerinden hareket ediyoruz. çünkü heteroseksüelliğin dayatıldığı ve "normal-sağlıklı" görüldüğü bir zihniyet içerisinde hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz. ötekileştirme dediğimiz durum da bu zaten.
evet eşcinsellik bir cinsel yönelim. fakat bu iğrenç zihniyetin ağzında hakaret olarak kullanılıyoruz. "top" "yumuşak" "ibne" ..... dile o kadar yerleşmiş kelimeler ki bunlar bir çocuk, daha bu kelimenin anlamını bilmeden zaten bunu kullanmaya başlıyor, zihnine bu zaten bir "hakaret" olarak "yanlış" bir şey olarak yerleşip gidiyor. o yüzden dilde de bir devrimi gerektiriyor. halbuki evet ibneyiz biz, bu bizim cinsel yönelimimiz için kullandığımız ve sahiplendiğimiz bir kelime. ama her seferinde ağzımızda bir hakaret olarak gevelediğimiz bir kelime oluyor.
velhasıl, kimsenin hiçbir yönelimi, kimliği bir başka yönelim, kimlik ile açıklamak zorunda kalmayacağı rengarenk günlere...

bir arkadaşım sayesinde haberdar olduğum ve kesinlikle kendimi ait hissedeceğim sözlük.