kevin james

aşk doktoru filmindeki yakışıklı. son dans sahnesindeki hali çok sempatikti. *

peter pan

neverlandde, üstümüze azıcık peri tozu serpip, peter pan ve dostlarıyla captain hooka karşı amansız mücadeleler vermiş bir nesiliz biz.

tek yön

genel olarak gay barlardan konuşursak bu tarz yerlere gitmeyi sevmiyorum. bu tarz yerlerde bazı insanlar aşırı rahat ve aşırı samimi hareketlerde bulunuyorlar tanımadığı insanlara karşı. samimiyet derken ne kastettiğimi anladınız. tek yön değil ama başka bir gay mekanında bulunmuştum daha önce bir kez ve bir daha gay ''bara'' gitmiyceğim demiştim kendime. rahatsız olmuştum çünkü. kezban* vs. değilim ama bana göre olan mekanlar değil. bu tek yön içinde zamanında bir arkadaşım gidelim diye tutturmuştu, istemeye istemeye kalktım, gittim ve kapısından döndüm.bir iki sene öncede nerdeyse her gün önünden geçiyordum fakat hiç gitme isteğim gelmedi bu mekana. onun yerine beyoğlun'da gay mekanı olmayan barları tercih ediyorum ki çokta gece hayatım yoktur zaten.
gay cafeler için aynı şeyi söyleyemem ama çok sıcak, hoş olanları var ki onlarında yolunu gitmeye gitmeye unuttum. *

çocukluğumun bayramları

küçücük bir aileydik. her bayram annem babam dışında sadece anneannem bize bayram harçlığı verirdi. her bayram manisaya, ona giderdik, yaptığı kalburabastıları ilk biz yerdik.. ben 7 yaşındayken vefat etti..

keşke yaşasaydı da aklım başımdayken anneannemle oturup konuşabilseydim..

o yüzden, anneanneleri hala yaşayanları acayip kıskanırım, bir o kadar da özenirim..

türk aile yapısı

mesele ailenin, aile olmanın özünde değil. mesele aile bireylerinin nasıl yönlendirildiğinde.

sık sık girdilerimde bahsettiğim bir durum var. toplum olarak muhafazakar, müslüman dindar olarak görünsek de, hep birilerimizin ağzından bizim yapımıza uygun değil lafları çıksa da, sonuçta diğer tüm dünya insanları gibi et, kan ve kemikten oluşuyoruz. bir şeylere karşıyım demek o şeyi yapmamamızı, veya öyleyim demek, öyle olmanın kurallarına uyduğumuzu göstermiyor. bu insani bir özellik olabilir ama ahlaki anlamda iki yüzlü olmamızı haklı göstermiyor.

magazini gerçekten takip etmiyorum, ama bu konuyla ilgili turnasol kağıdı gibi bir olay örnek verebilirim. twitter'ı sıkı bir şekilde takip eden bir arkadaşımım tespitidir.

ebru şallı kocasıyla boşanma kararı aldığında, üstelik bir şey istemediğini söylediğinde, kadını en başarılı olduğu alan olan pilates nedeniyle dalga geçenler bile, çok taşş... yani cevizi sağlam, ya da her neyse, kadın çok sağlammış diye yorumlar yapmış. hatta kesin kocası aldatmıştır diye mağdure gözüyle bakan yorumlar yapılmış. sonra dedikodular falan derken, sinan akçıl ile ilişkisi ortaya çıkınca, kadını en takdir edenler bile "zaten çok çirkindi", "bak şu ırıspıya", "ebru şıllık" diye yorumlar yapmaya başlamış.

bunu bana aktaran arkadaşımın dün söylediği, bu yorum yapanların pek çoğunun rte'nin kızlı erkekli yurtları kabullenmeyen muhafazakar demokrat toplum yorumuna sert tepkiler verdiği.

ne yazık ki bu tür iki yüzlü yargılamalar toplumun sadece o malum %50'sine özel bir şey değil.

göz gay'i

sevgilisini aldatmayan ya da hiç sex yapamayan gay'in durumunu bildiren cümledir. cümle içinde kullanırsak;
- yok valla benim ki göz gay'liği (sanki "valla bi bira be" ya da "ben sadece dudak tiryakisiyim" der gibi).

islamofobi

kişi yada topluluklar başkasına zarar vermediği sürece (hatta kendiside dahil) istediği şeye inanır. ama işte aması var.mesela sünnet.buna kim masumca argüman geliştirebilir.veya oruç.sıradan bir gün "günde en az 2 litre su iç" diyen birisi ramazanda 17 saat su içmeyip bedenine zarar veriyor ve bunu normal karşılıyabiliyor.
ayrıca islamın köleliği ve cariyeliği bile kaldırmadığı,kadın erkek eşitliğinden çok uzak olduğu gerçeği daha ne kadar görmezden gelinecek ?
(bkz: otobüste allahuekber deyip boğaz kesmek )

evlilik eşitliği

''herkes gelinleri sever peki ya damatlar? iki tanesi bir taneden iyidir.'' diyerek güzel bir derleme yapmışlar.

http://www.buzzfeed.com/skarlan/wedding-...

''double the suits, double the love.''

alttaki yazara soracaklarım var

tabiki öpüşmektir ama ben hiiç öpüşmedim o yüzden hiç dil bilmiyorum öpelim öpüşelim sonra yine öpüşelim.
sen! alttaki yazar; hiç 1 metre sağnda yatan yabancı insanın, gece aynı anda ağlayıp gülmesiyle uyandın mı?

ben sokak kızıyım

nazan öncelin aptal popüler müzik kurbanı olmadan önce yaptığı efsanevi çalışmalardan..

düşün ki bir kadın "ben sokak kızıyım" parçasından bir zaman sonra "aşkııaaaam baksana banağ" diyebiliyorsa kimse bana "mükemmelliğe zamanla gidilir yiğen" demesin..

üzerim..