...you need me and i need youuuuu pooo kee mooooonnnnn gotta catchem all!! gotta catchem all!! pokémon!

belki çocukların son demlerindeki çelik çomak, saklambaç, kuka, dokuz taş gibi oyunların son kez oynandığı dönemdi.

(bkz: playstation)
(bkz: wii)

90larmuzesi.com a bakıp bakıp geçmişi yad etmektir.

yumiyum yemek

show tv'nin dık-dıkı-dık-dık-dıkı-dık-duuu diye film başlıyor, yok efendim reklam arası sesleri...

(bkz: şahane pazar)

kırmızı noktalı filmleri beklerken, çişe kalkmış annenin öksürme sesini duymaktı...

o zamanlar ayı oynatılırdı.

(bkz: ayı oynatmak)

naftalin kokusuna bağımlı olmak.

(bkz: sezen cumhur önal)
(bkz: müzik yelpazesi)

action man 90ların oyuncağıdır ve her küçük bebe gibi komandosundan polisine kadar vardı bende ama ben bide buna gidip barbie bebek istemiştim adınıda kibariye koymuştum 80lerin arabesk etkisinide arkama alarak ve o action manimle kiboşumu seviştiridim.

ohal(olağanüstü hal) çemberine takılı kalmışsan çocuk olamamaktır.

polis radyosu ya da meteoroloji radyolarını bulmak için yapılan milimetrik aramalar demektir. abilerin ve ablaların bbc türkiye radyosuna mektup yazıp, onlardan yanıt almalarıdır. radyo tiyatrosu demektir.

pokemon izlemek ve tasolarını biriktirmek, posetler dolusu rengarenk misketlerinin olması, sporcu kartlarıyla oynamak*, luz clarita izlemek, babaya action man veya tavana yapışıp 360 derece dönen helikopterlerden alması için yalvarmak, kırtasiyeden piramit şeklinde naylonun içindeki renkli kolonyalardan alıp heryerine sürmek, karşı komşunun ağacına dalmak, ataride süper mario oynamak ve onu zıplatırken yanlışlıkla ayağınla atariye vurmak, okullar tatil olduktan sonra balkona çıkıp flüt çalmak*. hey gidi günler hey diyorum sayın yazarlar.*