ayı sözlük roman

ne diyeyeceğini bilemedi, karşılık veremedi. bu sözler karşısında belli ki biraz korkmuştu. korkusu onu sevememek değildi, onu kendisini sevdiği kadar çok sevebilecek miydi diye düşünüyordu. aynı şiddette ve büyüklükte karşılık verebilecek miydi sevgisine diye düşünüyordu. sessiz kaldı, demedi bir şey. çekti onu göğsüne ve okşadı saçlarını. her şeyin güzel olmasını diledi içinden ama bir tarafı da acaba olacak mı diye sorguluyordu. düşünmek istemedi o an, sadece onun kollarında huzurda olmak istedi beline sarılmış kolları ile.
bağıra çağıra sağırlar diyaloglarının iletişimsizliği içinde kaybolup giden mimiklerimizin son görünümleriydi belli ki yüzündeki ifade bu suskuda. kocaman elleri masanın üzerinde sanki yumruklayacakmış gibi duruyordu. kalın kaşları çatık, gözleri kan çanağı, ateş saçıyor, biraz ağlamaklı, bıyıklarını yiyor. çizgili mavi beyaz gömleği; üç düğmesi açık, beyaz atleti görünüyor altında ve göğsünün kılları, pantolonu kırışmış, ayakkabılarından topuklarını dışarı çıkarmış. geceden kalma hırpalanma yayılmış ruhuna, giysilerine. yüzüğünü çıkarıp masanın üzerine bırakıyor birden. oturup kalıyorum kararsız masada. "şey..ben.."
  • /
  • 2