dolmuşta karşılaşılan hoş bear

az once elden kacirdigim bear. öncelikle gözümde simsiyah bir güneş gözlüğü olmasına rağmen beni kestiğini farkettim. daha sonra yanı bosalınca yanına oturdum ve botuyla belli belirsiz ayakkabıma sürtünmeye basladı. sonra indik ama ben de yüz vermedim o da bir sey demedi. ama o surtunme nice sevişmeden daha tahrik ediciydi. keske inince ates isteseydim. offf!
"acaba gey midir", "onunla aynı durakta mı insem acaba", "kucağına bayılsam ne tepki verir ki", "gay olsa bile bana bakmaz ya ama çıkmadık candan umut kesilmez heğ" türünden tonla akıl karıştırıcı sorunun muhatabı olan biğır.

bu tür, metrobüs ve metroda da bol miktarda var, ve malesef her hangi bir aşama kaydetmeden ayrı durakların insanı olmak şeklinde sonuçlanıyor.
arkayı ikilemek için dolmuş şoförünün ikazına fırsat bıraktırmayacak yolcudur.
metrobüste de karşılaşılabiliyor bu bearlara. çekilmez olan yolculuk az da olsa çekilir hale geliyor.