espresso lab

9 Entry Daha
dün twitter'da yapılan çağrı üstüne; özür dilemelerinde samimi mi diye gittik. bölge müdürü olduğunu söyleyen arkadaş kapıda bizimle konuştu. maruz kalan arkadaş ısrarla; "işletmecinin tavırlarından dolayı özür dilemesini" bekliyoruz demesine rağmen, bölge müdürü hala bir şeyler geveledi. işletmeci olan dallama da cafenin orda pis sırıtışı ile orada bize bakıyordu. ben dayanamayıp, "bölge müdürünü neden dinliyoruz, baksanıza adam bizi oyalıyor" diyerek içeride sarılma eylemi yapalım dedim. o sıra bölge müdürü bana dönerek, "içeride şu an lgbti olmadığını düşünüyorsun?" dedi. ben de "o içerideki lgbtilerin politik bilinci onları ilgilendirir, ben kendimi aktivist görüyorum". neyse, adama aynı zamanda "şimdi o işletmeci diyelim ki bir hetero çifte kötü davrandı, gelip böyle gelip konuşmazdınız, direk işinden ederdiniz, aynı şekilde mesele lgbti olunca böyle oyalamacı tavrı sürdürüyorsunuz" dedim. sonuçta maruz kalan arkadaş "sarılma eylemi"ni yapmak istememesi üzerine, "işletmeci" dallamanın kendisinden özür dileyeceği süre boyunca bekleyeceğini iletti. bölge müdürü konuşacakmış işletmeci ile. biz ayrıldık.
yukarıda yazılanlara bir cevap, "orada akıllı durmayan" lgbtiler de olsa, mesele sadece sırf lgbti oldukları için ayrımcılığa maruz kalmıştır. aması yoktur, amalı cümleler kurmayın arkadaşlar. dışarı çıkıp bakın etrafınıza. "akıllı durmayan" illaki beyaz sınıf heterolar da vardı o mekanda o sıra. neyse ne.
4 Entry Daha