arapça "ceza" sözcüğüne, "ev" sözcüğü eklenerek elde edilmiş bir bileşik isimdir.
1990'larda önerilen yeni adı "tutukevi" olmuştur.
türkiye'deki modeller, hükümlülerin yaşam koşulları ve mekânsal olarak içerdikleri yaptırımlar üzerine yıllar boyunca sürecek tartışmalar ve değerlendirmeler yapmak mümkündür.

fakat, biz toplum olarak bu tür tartışmalar ve değerlendirmeler yerine futbol maçı analizleri, milletin cinsel tercihleri ve dini inançları üzerine hükümler savurmakla meşgulüzdür.
bu nedenle, dünyanın en rezil ve en insanlıkdışı uygulamalarına sahip cezaevleri, bizim gibi akılsız ve cahil toplumların kurdukları olmalıdır...

(bkz: çocuk cezaevi)
(bkz: izmir trans cezaevi)
(bkz: diyarbakır cezaevi)
(bkz: sultanahmet cezaevi)
(bkz: 5 nolu cezaevi)

hapsedilen ve genellikle suç işlemiş kişilerin yani mahkumların konulduğu tahkim edilmiş, dış dünyadan yalıtılmış yer. cezaevi, ıslahhane gibi türleri vardır.

hapisane şeklinde bozuk bir türkçe ile yazılanı maalesef yıllardır kullanılmaktadır.
bunun da bozulmuşları, mahpusane, mapusane vb.'dir...
askeri hapishanelere, argoda disko denir.

(bkz: hapishane)
(bkz: cik)

(bkz: lgbti hapishanesi)

(bkz: hapiste lgbt olmak)
(bkz: lgbt hapiste)
(bkz: voltaçark)

2017 yılına kadar ülkemizde 213 tane daha yapılacakmış. düşünce suçu arttı tabi. ters düşenler direk tutuklanıyor. biliyorsunuz işte, suç oranı arttı malum.

(bkz: ceza infaz kurumu)

(bkz: ceza infaz sisteminde sivil toplum derneği)

hükümlüden çok tutuklunun olduğu yer bunun açığı kapanışı vardır. açıktakiler şuan tatilde pandemi ayağına 3 senedir hem dışardalar hem de cezalarını yatmış sayılıyorlar.