max blum

73 Entry Daha
kendisi adeta tarihin tozlu sayfalarından düşünceli bir elin hassas dokunuşlarıyla temizlenip dünyaya getirilmiş gibidir. o kadar klasik, tekdüze ve sıkıcıdır ki bazen kendi kendinden sıkılıverir. minik ayımız her şehirli erkek gibi monoton bir hayat yaşar. evden işe, işten eve, evden işe, işten eve, evden tek yöne, tek yönden işe, tek yönden kimbilir kimin evine,.. şeklinde bir çember içinde daralır durur. bazen bu sıkıntıdan rahmi de daralır ama o kimseciklere öpüp koklatmamakla övündüğü göbeciği bir türlü daralmaz. yoksa bilir ki zaten kapalı olan kısmetleri göbeğini de kaybederse bir daha hiç açılmayacak.

bir diğer sıkıcı yanı da herkeslerin profillerine büyük harflerle yazdığı '' msn kullanmıyorum '' klişesini hayatına taşıyamaması. o canı sıkıldıkça sizi whatsappa değil, pahalı bir organizasyon olan konken partisine değil, sınırsız konseptiyle düzenlenecek ev partisine değil ede ede msne davet eder.

başka bir değişmeyen yanıysa hala zengin koca bulacağına olan inancıdır. kendisi çalışmasın, sevgilisi onu beslesin, kocacığının biricik kredi kartlarıyla orada burada fink atsın. artık bu kafaları bırakması gerekendir; ayrıca tek yönde zengin adam ne arar. adam parayı bulsa gidip msni satın alacak diye korkuyorum.

(bkz: ayı sözlük yemekteyiz tek yön)
94 Entry Daha