pazar sabahı yağmurun yağması

hafta içi harika giden havaların pazar günü acısını çıkarmasıdır. binbir çeşit planlar yapılır tek tatil gününü değerlendirmek adına. ama işte o yağmur içinizde patlar.
daha günler önce yapılmış planların iptal sebebi.
ev, alışveriş merkezi *... gibi kapalı mekanlara takılmayı gerektiren durumdur. hava ılık ve az yağmurluysa toprak kokusunu doyasıya içe çekmek için yüyüş de yapılabilir.
kötü şans dedikleri şey tamda bu olsa gerek. diğer günler hava mis gibidir tam gezilesi, pazar günü plan yaparsın, şunu şunu yapıcam, gezicem tozucam dersin. bi bakarsın yağmur başlamış, bütün planlar iptal. evde kös kös oturur dizilere, filmlere dalarsın.
plansız programsız pazar gününe katlanmayı sağlayacak ender şeylerden. şehrin telaşesi iyice derine gömülmüş, yollar temiz, hava berrak... tam oturup çalışmalık veya me date'lik.
dün uzun zamandır sevişmek istediğim adamla harika bir gün geçirdik. geceyi de harika noktaladık. erkeklerle bundan sonra hızlı seks harici bir şeyler yaşamam paylaşmam sanıyordum. en azından arkadaşım olmayan yeni tanıştığım biriyle de güzel vakit geçirebileceğimi tekrardan gördüm. gönül işlerine kendimi tekrar açabileceğimi gördüm, yani öyle hissettirdi. biraz kabuk kırdım diyelim, aferin bana. sabah onun yatağında uyandım. kahvaltı hazırlayacaktım ama bu pazarı sadece kendimle ve köpeğimle geçirmek istediğim için komodine bir not bırakarak evinden ayrıldım. bir daha görüşür müyüz, bilmiyorum ahaha
florence plağımı koydum, köpeğimi gezdirdim. yeni bir şehre alışmak zor olur sanıyordum ama gözümde büyüttüğüm kadar gerici değilmiş.
bir de üstüme yüklenen ekstra sorumluluklara alışabilirsem keyfimi az çok düzeltebileceğim -sanırım- .
yine de pazar sabahının en sevdiğim yanı bu, hepsini sığdırdım pazar sabahına. hiçbir acelesi yok hayatın, her şey döngü içinde ve akışta hissetmek için en uygun zaman herhalde.