aynı zamanda şebnem ferah için de eşini terk eden insandır. evet universal müzik'in genel müdürü süha yavuz'dan bahsediyorum. şebnem'in kelimeler yetse albümü bu terk ediliş sonrası çıkmış, birçok parça da bu ihanet üzerine duygularla yazılmıştır.

"içine girdiğin küçük kaygan deliği, yeni ve büyük bir dünya mı sandın?" *

http://www.hurriyet.com.tr/sebnem-icin-k...

(bkz:ben şarkımı söylerken)

karakteri oturmamış adam . ikisi birbirinden o kadar farklı kadınlar ki . birinin can kırıkları içten ve samimiyken diğerinin gönlünün efendisi tedvin edilmiş ve satın alınmış , kendi dimagindan cikmayan kelimeler dizisi . şaşırdım.
mesele ne ebru gündeş ne de şebnem ferah degil adamın ne istediğini bilmemesi bence

insanlığın anlayamadığı çok mühim bir husus var. eğer bir insan sizin için hayatında olan kişiden direkt vazgeçebiliyorsa bu kişi ileride siz de olabilirsiniz. yani onun eski sevgilisinin konumuna düşmeniz asla imkansız değil. çünkü bir insan böyle bir şey yapıyorsa sahiden karaktersizdir. şebnem ablamızın da başına bu gelmiş. sonuca baktığımız zaman kimse mutlu olamamış.

böyle durumlar genç insanlarda bir yere kadar anlaşılabilir. fakat, yaşını başını almış koca koca insanların böyle işlere kalkışması nasıl bir kokuşmuşluktur? nasıl bir açlık ve olmamışlıktır? bu tip insanların yüzüne tükürmek bile züldür.