aslında bunu genelde yapıyordum, yani cinselliğin, salt özel alan olmadığını, kişisel olanın politik olan olduğunu bunu dönüştürmeye çalıştığımı sanıyordum. bir de anlattığım erkekleri, genelde beğenilmeyen, küçümsenen, "ıyyy ter kokar" denen, ya da neyse işte, öyle tipler olduğu için, bir arkadaşım geçen sefer "bıktım artık senin bearlarından" dedi. şok oldum. yani o arkadaşım ile üstelik her şeyimi paylaşırdım, daha da çirkinleşip "siz ibneler ancak seksten bahsediyorsunuz" dedi. sustum. kızmadım, kırıldım. ya da haklı olabilirdi?

sonra eskişehir'de bir etkinliğe gittiğimde, buna benzer soru geldi, oturduğumuz bar masasında, (o ara iflah olmaz bir bear ile bakışıyorduk hatta) yanımda lgbti aile gurubundan biri vardı, o çok güzel cevap verdi. açılma sürecinde lgbti'lerin buna ihtiyacı olabilir, yıllardır heteroseksist bir sistemin kurbanı..vb. ben de sustum. yani haklı olabilir mi dedim?

bunu yazmaya yakın da dün ev arkladaşım "survivor sadin çocuğu olmuş kız" dedi imalı. sonra ona bakarak gülümsedim. sanırım, en yakındakiler dediklerin dediğin en yakındakiler olmuyor bir yerden sonra. ya da cidden ben sürekli bahsederek sıktım insanları, ev arkadaşım dahil değil.

net bir şekilde vizyonsuzdur. "homofobik çevre cinsellik hakkında konuşmamızı yıllarca engellediği için.." gibi bir bakış açısını da komik buluyorum. dünyanın en heteroseksüel adamı da olsam sürekli cinsellik konuşmam. sürekli cinsellik konuşan gayin, lisede kızlarla yattığını anlatan salak ergenden farkı yok.

ben öyleyim maleseff açlık abazanlık var ama sohbet oldumu çizgi roman film filan akıp gidiyor seks sevilmez mi sevilir ama aşırı değilse

sürekli siyaset konuşan gay'dan daha az sıkıcı olduğu kesindir.

ha bu arada cinsellik konuşan adamın önce üslubuna bakarım tatlı bir anlatımı tavrı varsa, anlattıkları batmıyorsa elbette sorun olmaz. ama böyle de olmaya bilir tabi. malum piyasa "ben şu çocuğu 5 kez siktim" diyen modellerle dolu. cinsellik konuşmaktan kasıt insanlara bok atmaksa elbette o ağzı elimle kaparım.