oradan biri de çıkıp demiyor ki eşcinsel evliliğe izin verdiniz de biz mi evlenmedik diye.*

turkiye ekonomisinin şu anda ürettiği tek şeyin ev olduğunu düşünürsek, büyük reyiz'in bekarlara evlenin demesi, iyi bir satış stratejisi olarak görünüyor.

genç bekarlar da ondan izin bekliyorlardı. bu izin de çıktığına göre belediyelerin toplu nikah törenleri hazırlıkları başlamıştır. topluca nikahlarını kıyarlar ardından ellerine içinde evlilik hayatı nasıl olmalı şeklinde bilgiler içeren kılavuzları tutuştururlar.

(bkz: vatana millete hayırlı olsun)

tek gayesi "asker" yetiştirmek olan koca ülkenin aklı selim başbakanının temennisi. teknolojinin ve ilmin geliştiği ülkelerde aile planlaması ne biliyim ikiden çok çocuk yapmanın yasaklanması vs vs olurken biz de en az üç çocuğun teşvik edilmesinin başka bir açıklaması olamaz. zira türkiye artık gelişmekte olan değil bir üçüncü hatta nerdeyse dördüncü dünya ülkesi olma yolunda hızla ilerlerken (ya da gerilerken) kendi kendine yetemeyen, ithalatı ihracatından fazla olan, bilimde gerileyen, teknolojide destek görmeyen bir ülkenin geleceği için cidden sıçıp sıvamaktan başka bir anlamı olamaz.

(bkz: tayyip erdoğan ın genç bekarlara evini vermesi)

koca var da biz mi evlenmiyoruz? hadi koca var diyelim, izin var da biz mi evlenmiyoruz?

genç bekarlara demiş. ben üstüme alınmadım açıkçası. gençler evlensin bana ne ayol.

bekarlar: tamam.