kendimce, gezi direnişinin ne olduğunu tanımlamak istiyorum:

- 1980 askeri darbesinin kalıcı etkilerinden biri olan, "örgütsüzlük ve tepkisizlik" hastalıklarının son bulabileceğinin işaretiydi.
- 1982 anayasasından güç alan sağ-muhafazakar bir hükümetin, tüm yasal hadleri aşarak ülkedeki kurumları, bilim adamlarını, sanatçıları ve/veya muhalif olan tüm kesimleri siklemeden aldığı kararlara karşı bir isyandı.
- içine sıçılmakta olan bir ülkede, hükümetin yaptığı tüm hilelere ve kurduğu yeni derin devlete karşı bir tepkiydi.
- arsız, bilimsiz ve vicdansız politikalarla yok edilmiş olan anadolu doğasının ağacıyla, suyuyla ve insanıyla patlamasıydı.
- örgütlü bir yapı yoktu. zaten başarısızlıkla sonuçlanmasının nedeni de oydu. siyasal partiler ve sendikalar, yeterince destekleyebilseydi, bugün akp diye bir kanserli oluşum ortada olmayacaktı.
- bazılarının iddia ettiği gibi, teröristlerden ve vandallardan değil, çoluk-çocuk, yaşlı-genç, amcalar ve teyzelerden oluşan ve tam 3 ay süren bir direnmeydi bu!
- bazılarının iddia ettiği gibi, göstericiler değil, polis gücüydü her zaman şiddeti başlatan ve orantısızca ve anayasaya aykırı biçimde uygulayan!!
- cumhuriyet bireylerinin bireysel özgürlüklerine dil uzatan, laf sokan, hakaret eden ve bunları geri almak isteyen bir zihniyete karşı haklı bir tepkiydi.

... ve sonuç olarak, yaşadığımız tüm korkunç zulme, soygunlara ve katliamlara rağmen, hala gelecekten umudumuz olabiliyorsa, bunun nedeni, o direnişte hiçkimseden korkmadan güle-oynaya dayak yerken, jop yerken ve gazlanırken bile hakkını haykırarak yürüyebilen 1990'lar nesli sayesindedir!!!

siz çok yaşayın e mi, ey 1990'lar nesli!!!!!!!!